Enes Kızılyer
YOK!
Eyüp Dereli
YOK!
Hilmi Şahin
YOK!
Tolunay Kocaman
YOK!
Sercan Ünti
YOK!
Alperen Özcan
YOK!
Bayram Eren Arslan
YOK!
İlker Onarıcı
YOK!
Muharrem Can
YOK!
Tekin Enes Sarıyıldız...
Hepsi birer isimdi.
Hepsi birer can, birer evlat, baba, eş ve kardeşti.
Sevgili okurlar…
Bu isimler artık aramızda değil.
Kim mi bu isimler?
Geçtiğimiz gün Eskişehir'de meydana gelen orman yangınına müdahale etmek için canlarını ortaya koyan AKUT gönüllüleri ve orman işçileri.
Görevleri yalnızca alevlerle mücadele etmekti ama onlar, o alevlerin içinde hayatlarını kaybettiler.
Aileleri artık onları merhum diye anacak.
Evlatları artık baba diye seslenemeyecek.
Anneleri ya da babaları bir daha “oğlum” diyemeyecek.
Eşleri artık “kocam eve geldi” diyemeyecek
Ve biz…
Yine susacağız. Yine birkaç satır başlığı okuyup geçeceğiz belki.
Ama biliniz ki, bu ülkenin ormanlarını, yeşilini, toprağını, hayatını korumak için gözünü kırpmadan yanan alevlere koşan bu insanlar, birer isimsiz kahraman değil; adıyla, ailesiyle, hikayesiyle gerçek birer şehittir.
Onların yokluğu, yalnız ailelerinin değil, bu ülkenin yüreğine kazınmış bir boşluktur.
Ve o boşluk, yeni bir fidan dikilse bile dolmaz.
Her yangında hatırlanacaklar.
Her dumanda gözlerimizi yaşartan onlar olacak.
Ve her ormanda yürürken, onların ayak izlerini hatırlayacağız…
Çünkü artık YOKLAR.
Ama hep var olacaklar.
Ruhları şad olsun.