Sevgili okurlar... Türkiye'nin son aylardın da gündemi bir hayli meşgul eden Türkiye'nin yönetim sisteminin değişmesi için masaya yatırıldığı Anayasa Referandumuna sayılı saatler kaldı. Aylardan bu yana EVET mi HAYIR mı tartışmalarının yaşandığı, Bu zorlu süreç Pazar günü yapılacak seçimle birlikte son şeklini alacak. Türkiye yeni sisteme ne diyecek, Tüm akıllarda bu sorunun cevabı var. Artık kimsenin bir yönlendirmeye ya da akla ihtiyacı yok. Herkes kendi kararını ve tercihini açıklayacak. Sistem değişecek mi yoksa aynı şekilde mi kalacak, Bizde sizler gibi milletin kararını Pazar akşamı öğreneceğiz. Sonuç ne olursa olsun, Ülkemizde kavgaların son bulmasını umut ediyorum. Kutuplaşan bir ülke yerine uzlaşmacı bir yönetim idaresinde ki bir ülke tek temennimdir. Herkes üzerine düşeni eksik ya da fazlasıyla yaptı. Vatandaş tercih edecek, Bu ülke öyle yönetilecek... Amaç bu ülkenin güçlü bir ülke olarak yoluna devam etmesidir. Her zaman söylediğim gibi, Kavgaların, ihtirasların barındığı bir ülke de yaşam mücadelesi gerçekten zor bir zanaattır. O yüzden sandıktan ne çıkarsa çıksın, Birlik beraberlik içinde yolumuza devam edelim. Bu ülke bize atalarımızdan yadigar... Kimseye bu toprakları yedirmeyiz. Bunun için de sandık kurup, Vatandaşlara danışılıyor. Herkes hür iradesiyle, Sandık başına giderek, Kararını sandığa yansıtmalı... Evet değerli okurlar. Umudum bu ülkenin birliği, Umudum bu ülkenin dik durması, Umudum bu ülkenin ezenlerin değil, Ezilenlerin yanında durmasıdır. Lakin bunu yaparken de kendi halkına sırt dönmemesidir. Dolayısıyla, Kim ne derse desin, Sandık'tan evet çıksa da hayır çıksa da bu ülke bizim ülkemiz. Biz kendi ülkemizi kendimiz yönetiyoruz. Kimsenin emir ve boyunduruğunda olmamalıyız. Evet diyen de bizden, Hayır diyen de bizden.... Ülkemin geleceği için bende Pazar günü sandıkta olacağım. Sandığa küsenlerin de Pazar günü sandığa giderek oy kullanmasını diliyorum. Huzurlu bir haftaya uyanmak dileğiyle, Kalın sağlıcakla...