Herkeste bir şehir merakı var. Herkeste şehirden mesken alma sevdası var. Herkes şehirde oturmak istiyor. Bu nedenle şehirler taş yığınına döndü. Binaların çokluğu ve yüksekliğinden gökyüzünden başka yer görülmez oldu. Şehirlerde mantar gibi her gün yeni binalar yükseliyor. Bu binaları yapanlar herhalde iyi rant sağlıyorlar ki herkes mütayit oldu. Şehir merkezleri bitti şimdi mahallelerde yükselmeye başladı gökdelenler. Eskiden İstanbul gibi büyük şehirlerde olurdu böyle yüksek binalar, şimdi yurdun her yerine yayıldı. Neden şehir? Şehirde her şey parayla… Ekmek al, fırında para… Su al, içmeye para… Sebze al, manavdan para… Süt al, mandıradan para… Bunlar saymakla bitmez. Kısacası adım atsan para… Temiz hava bulsan şehirde o da para ile olur. Şehirde her şey para ile olduğu halde herkes neden şehirde yaşamayı tercih ediyor acaba? Bunun bir sebebi olmalı ve bu araştırılmalı. Köyün yolumu yok? Köyde okunacak okul mu yok? Köyde bakkal mı yok? Köy de cami mi yok? Öyle ise bu köydekiler neden şehre inmek istiyor? Ekmeğini kendi pişiren, sebzesini kendi yetiştiren, süt ünü ineğinden sağan, yumurtasını kümesten taze alan, suyunu kapısındaki kuyusundan içen, temiz hava ve hormonsuz yiyeceklerle beslenen bu köylülerimizin sayısı neden yüzde yedilere indi? Kim böyle temiz hava, hormonsuz gıdalarla beslenmek istemez? Şehirlerin nüfusu durmadan artıyor. Bu nedenle şehirlerde sorunlar çoğalıyor, yaşamda o denli güçleşiyor. Toplu konutlar şehirlerde değil birazda köylere dağıtılmalı. Köylülere çeşitli imkânlar tanınmalı. Köyün ihtiyaçlarının karşılanmasına öncelik verilmeli. Köyde huzurlu yaşama imkânları geliştirilmeli. Böylece şehirlere değil huzurlu yaşam için köylere akınlar başlamalı… İmkânlar elverse hiçbir köylü böyle bir yaşamı bırakıp şehre inmek istemez. Köyde yaşayıp temiz hava, bol gıda alın. Sağlıcakla kalın.