Erhan GÜNDOĞAR
Köşe Yazarı
Erhan GÜNDOĞAR
 

Sanki nükleer silah şifresi yetiştirecek

Bir türlü anlamıyorum; bir arabaya, motora, bisiklete veya buna benzer bir araca bindiğinde son hızla gidenler, niçin bunu yaparlar acaba? Bulancak bir uçtan bir uça taş çatlasa, 10 km yok. Yürüme mesafesi ile bile 20 dakikada sanayiden, Burunucu’na gidilir. Hastaneye acile gitsek 5-6 dakika sürer. Başka ne olabilir Bulancak’ta hız ile gitmenin sebebi. Tamam eskiden yol yoktu, iz yoktu, şu yoktu bu yoktu, bir yere gitmek zaman alıyordu. Arabası olmayan için sıkıntı vardı. Şimdi böyle bir dertte yok. Dolmuşa atla istediğin yere 3-4 dakikada gidersin. Arabalar ilçe içinde inanın 2-3 dakikalık yürüme yoluna bile 100 km veya daha üstünde bir hızla gitmek için sanki yarış yapıyorlar. Hele motorlar, yakında ışık hızı ile varacağı yere varacak gibi. Bir hız bir hız akıl alacak gibi değil. Plakalı veya plakasız bu motorlar şehir içinde veya dışında uçuş yapıyorlar. Trafik varmış, yaya varmış, birine çarpmış, çarpacakmış adam sende, diye basıyor gaza sanırsın paşaya kelle götürüyor. Bu hafta içinde gazetenin önünde birkaç kişi ile sohbet ediyoruz. Ara sokak öyle çokta geniş değil. Biz sohbet ederken, sokağın girişinden, bir motor olanca hızı ve sesi ile sokağı boydan boya geçti ve gitti. Şu kurye motoru denilen cinsten. Kurye deyince de; bir havası oluyor her hal, istihbarat elemanı gibi sanıyor kendini muhterem. Bu hava ile gaz bastıkça basası geliyor. Hop ondan sonra kaza maza ile hastaneye kadar yolculuk yapıyor. Başkasına da sebep oluyorlar. Bu motor o hızla geçip gidince, bende arkasından, “Bu ney böyle sanki nükleer silahın şifresini yetiştirecek karargaha” diye söylendim. Ya da ne bileyim, bir hastaneye organ nakli için soğuk zincir içinde organ götürüyor ki, bu kadar hızlı garibim, diye de içimden geçirdim. Yahu; alt tarafı Bulancak’ta birisine pizza, dürüm veya kıymalı(yerel ağızla yazayım bunu da, pide çok asortik oluyor) götüreceksin bu telaş bu hava niye ki? Bu motorlar her defasında aynı hız ve aynı şekilde sadece buradan değil, ilçenin her yerinden geçiyor ve sıkıntı yaratıyor. Kimsenin ekmeğinde, işinde gözümüz yok. Para kazanıyoruz, onun için böyle hızlı işimizi görüyoruz falan, diyerek yasağa bahane aramanın bir manası yok. İşimizi doğru yapalım, her şey zamanında olur. Nede olsa “acele işe şeytan karışır” derler, bu kulağımıza küpe olsun.        
Ekleme Tarihi: 31 Ağustos 2020 - Pazartesi
Erhan GÜNDOĞAR

Sanki nükleer silah şifresi yetiştirecek

Bir türlü anlamıyorum; bir arabaya, motora, bisiklete veya buna benzer bir araca bindiğinde son hızla gidenler, niçin bunu yaparlar acaba? Bulancak bir uçtan bir uça taş çatlasa, 10 km yok. Yürüme mesafesi ile bile 20 dakikada sanayiden, Burunucu’na gidilir.

Hastaneye acile gitsek 5-6 dakika sürer. Başka ne olabilir Bulancak’ta hız ile gitmenin sebebi. Tamam eskiden yol yoktu, iz yoktu, şu yoktu bu yoktu, bir yere gitmek zaman alıyordu. Arabası olmayan için sıkıntı vardı. Şimdi böyle bir dertte yok. Dolmuşa atla istediğin yere 3-4 dakikada gidersin.

Arabalar ilçe içinde inanın 2-3 dakikalık yürüme yoluna bile 100 km veya daha üstünde bir hızla gitmek için sanki yarış yapıyorlar. Hele motorlar, yakında ışık hızı ile varacağı yere varacak gibi. Bir hız bir hız akıl alacak gibi değil. Plakalı veya plakasız bu motorlar şehir içinde veya dışında uçuş yapıyorlar. Trafik varmış, yaya varmış, birine çarpmış, çarpacakmış adam sende, diye basıyor gaza sanırsın paşaya kelle götürüyor.

Bu hafta içinde gazetenin önünde birkaç kişi ile sohbet ediyoruz. Ara sokak öyle çokta geniş değil. Biz sohbet ederken, sokağın girişinden, bir motor olanca hızı ve sesi ile sokağı boydan boya geçti ve gitti. Şu kurye motoru denilen cinsten. Kurye deyince de; bir havası oluyor her hal, istihbarat elemanı gibi sanıyor kendini muhterem. Bu hava ile gaz bastıkça basası geliyor. Hop ondan sonra kaza maza ile hastaneye kadar yolculuk yapıyor. Başkasına da sebep oluyorlar.

Bu motor o hızla geçip gidince, bende arkasından, “Bu ney böyle sanki nükleer silahın şifresini yetiştirecek karargaha” diye söylendim. Ya da ne bileyim, bir hastaneye organ nakli için soğuk zincir içinde organ götürüyor ki, bu kadar hızlı garibim, diye de içimden geçirdim.

Yahu; alt tarafı Bulancak’ta birisine pizza, dürüm veya kıymalı(yerel ağızla yazayım bunu da, pide çok asortik oluyor) götüreceksin bu telaş bu hava niye ki?

Bu motorlar her defasında aynı hız ve aynı şekilde sadece buradan değil, ilçenin her yerinden geçiyor ve sıkıntı yaratıyor. Kimsenin ekmeğinde, işinde gözümüz yok. Para kazanıyoruz, onun için böyle hızlı işimizi görüyoruz falan, diyerek yasağa bahane aramanın bir manası yok.

İşimizi doğru yapalım, her şey zamanında olur. Nede olsa “acele işe şeytan karışır” derler, bu kulağımıza küpe olsun.    

 

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.