Erhan GÜNDOĞAR
Köşe Yazarı
Erhan GÜNDOĞAR
 

Korkunç açıklama deyince;

Birden içim ürperdi. Bir haber sitesinin dünkü manşetlerinden biri aynen şu şekildeydi; ‘Bilim adamının korkunç açıklaması’. Manşeti okuyunca dediğim gibi içime bir ürperti girdi. Ne yazıyormuş diye yavaşça haberi tıklattım. İnsan korkuyor tabii. Manşet son derce korkutucuydu. Kim olsa korkudan ödü patlar kaçacak yer arardı. Açıklama siteye geldi. Bir bilim adamı; delta mutasyonu ile ilgili benim gibi cahil cühela takımını aydınlatmak için bir şeyler söylemiş. (Bu bilim adamı salgının 2. aşaması olan dönemde konuşmaya başladı, ondan önce Mehmet şeytan toplumu yeteri kadar korkutunca bu gibi bilim adamları sahaya sürüldü.) Haberi okudum bana bir titreme geldi. Yanımda Efe oturuyordu, beni görür görmez; ‘ hocam ne oldu?’ dedi. Niye titriyorsun diye sordu. Ben de herhalde; ‘ virüs kaptım Efe, hava da sıcak ama sağda solda kalabalıkta virüs kapmışım’ dedim. Hocamın açıklaması kendine göre davul zurna çalmadır. Bayramla beraber ülke genelinde büyük bir hareketlilik olduğunu ve aşı olmayanlar yüzünden, delta mutasyonunun çok hızlı arttığını öldürmese bile bulaşıcılığının çok olduğunu geveleyip durmuş. Ben de çok korkak bir insan olduğum için böyle korkunç açıklamalar sonrası birkaç hafta kendime gelemiyorum. Yaz boyunca hiçbir sıkıntım yoktu. Bu açıklama sonrası herhalde Aralık ayına kadar saklanacak bir yer ararım. Ne olur ne olmaz, çok korkunçmuş. O kadar korkunçmuş ki ölüm bile bunun yanında hava cıva kalırmış. Bir daha kendimize gelemezmişiz. Dünyanın sonu gelse bu kadar korkmazmışız. Kıyamet ise fındık fıstık sayılır. Yeter ki delta mutasyonu daha da artmasın. Allah Allah dedim, köşe bucak saklansam, derin dondurucuya girsem, uzaya gitsem, mezara girsem demek ki bundan kurtuluş yok. Aklıma başka yer de gelmiyor. Akıl fikir sahibi insanlara sordum. Efe’ye, Muzaffer’e bana bir fikir verin dedim. Nereye gitsem de bu beladan kurtulabilirim? Onlar da; ‘!biz de bilmiyoruz, hocam en iyisi sen kendini iskeleden denize at’ dediler. Fena fikir değil aslında denize atlasam virüs delta beni bulamaz. Balıklar beni yer insanlara virüs de bulaşmamış olur. Benim için çözüm bu olur. Korkunç sonla karşılaşma ve kimseyle muhatap olmadan da öte tarafa göç etmiş olurum. Böylece bu bilim adamları benim gibi bir musibetten kurtulmuş olurlar. Çok korkunçtu. Gerçekten çok korkunçtu.
Ekleme Tarihi: 28 Temmuz 2021 - Çarşamba
Erhan GÜNDOĞAR

Korkunç açıklama deyince;

Birden içim ürperdi. Bir haber sitesinin dünkü manşetlerinden biri aynen şu şekildeydi; ‘Bilim adamının korkunç açıklaması’. Manşeti okuyunca dediğim gibi içime bir ürperti girdi. Ne yazıyormuş diye yavaşça haberi tıklattım. İnsan korkuyor tabii. Manşet son derce korkutucuydu. Kim olsa korkudan ödü patlar kaçacak yer arardı. Açıklama siteye geldi. Bir bilim adamı; delta mutasyonu ile ilgili benim gibi cahil cühela takımını aydınlatmak için bir şeyler söylemiş. (Bu bilim adamı salgının 2. aşaması olan dönemde konuşmaya başladı, ondan önce Mehmet şeytan toplumu yeteri kadar korkutunca bu gibi bilim adamları sahaya sürüldü.) Haberi okudum bana bir titreme geldi. Yanımda Efe oturuyordu, beni görür görmez; ‘ hocam ne oldu?’ dedi. Niye titriyorsun diye sordu. Ben de herhalde; ‘ virüs kaptım Efe, hava da sıcak ama sağda solda kalabalıkta virüs kapmışım’ dedim. Hocamın açıklaması kendine göre davul zurna çalmadır. Bayramla beraber ülke genelinde büyük bir hareketlilik olduğunu ve aşı olmayanlar yüzünden, delta mutasyonunun çok hızlı arttığını öldürmese bile bulaşıcılığının çok olduğunu geveleyip durmuş. Ben de çok korkak bir insan olduğum için böyle korkunç açıklamalar sonrası birkaç hafta kendime gelemiyorum. Yaz boyunca hiçbir sıkıntım yoktu. Bu açıklama sonrası herhalde Aralık ayına kadar saklanacak bir yer ararım. Ne olur ne olmaz, çok korkunçmuş. O kadar korkunçmuş ki ölüm bile bunun yanında hava cıva kalırmış. Bir daha kendimize gelemezmişiz. Dünyanın sonu gelse bu kadar korkmazmışız. Kıyamet ise fındık fıstık sayılır. Yeter ki delta mutasyonu daha da artmasın.

Allah Allah dedim, köşe bucak saklansam, derin dondurucuya girsem, uzaya gitsem, mezara girsem demek ki bundan kurtuluş yok. Aklıma başka yer de gelmiyor. Akıl fikir sahibi insanlara sordum. Efe’ye, Muzaffer’e bana bir fikir verin dedim. Nereye gitsem de bu beladan kurtulabilirim? Onlar da; ‘!biz de bilmiyoruz, hocam en iyisi sen kendini iskeleden denize at’ dediler. Fena fikir değil aslında denize atlasam virüs delta beni bulamaz. Balıklar beni yer insanlara virüs de bulaşmamış olur. Benim için çözüm bu olur. Korkunç sonla karşılaşma ve kimseyle muhatap olmadan da öte tarafa göç etmiş olurum. Böylece bu bilim adamları benim gibi bir musibetten kurtulmuş olurlar. Çok korkunçtu. Gerçekten çok korkunçtu.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.