Erhan GÜNDOĞAR
Köşe Yazarı
Erhan GÜNDOĞAR
 

Bunlar hayattan bir haber diziler

Biz mi başka bir Dünya’da nefes alıp veriyoruz, dizilerdekiler mi başka bir Dünya’da hayatlarını idame ettiriyor doğrusu anlamakta sıkıntı çekiyorum. Şimdi böyle yazınca; benim sabah akşam dizi falan seyrettiğimi sanacaksınız değil mi? Yok öyle evde veya iş yerinde oturup dizi izlediğim falan yok. Yanımda biri izlerken sesini duyarım veya gayri ihtiyari göz ucu ile bakarım, evde ise zaten tv’yi çok izlemem. Gazete, dergi varsa kitap okurum. Sağ olsun ağbim tv izlediği için ben çokta merak edipte öyle her dizi veya filmi izlemem. Arada sırada komedi dizileri ve belgeseller her zaman tercih ettiğim tv programları olur. Evde olduğum akşam vakitlerinde bu durumda olunca, ağbim ve ablamın izlediği bu dizilerin sesine kulak verince; nedir ne değildir, diye birkaç dakika bakarım. Bakarım ve şaşar kalırım. Anam babam bunlar nasıl senaryodur ki, bu ülkenin insanı ile ilgili tek bir tutar dal yoktur içinde. Hadi geçtim zengin, fakir arasındaki aşk meşk, ağlamaklı ve birbirine kavuşamayan erkek, hatun hikayelerini, şimdi de bir moda olmuş, zengin oğlu veya kızı, aşkı için olmadık yerlerde çalışıyor, sahte evlilik ile sevdiği kişinin evinin içinde, kiracı gibi oturuyor ve kimse bundan rahatsız olmuyor. Hatta bir dizide az buçuk izlediğim kadarıyla; bir hatun kendisini sevmeyen erkeğe, babasının borcunu kapatmak için 100 bin Euro teklif ediyor sahte sevgilisi olması için. Erkekte tamam, diyor. Hayatta böyle şeyler olur mu? Belki olur; her gün olacak şeyler değil bunlar. Sonra hatun bu parayı babasından alıp sevdiği erkeğe veriyor o da, borcu olan babasına. Hem de iki kese kağıdına koyarak. Bu anda “ulan” dedim, “100 bin Euro iki keseye sığar mı” diye bir hesap yaptım olacak gibi değil hani! Öyle böyle 850 bin lira eder bu para. 100x100 liralık deste olsa tam 85 deste para olacak. Yani iki keseye bu kadar para sığmaz. En çok 20 deste para iki keseye girer.  Yahu taktığın şeye bak, başka saçmalık yok mu, bu dizede, der gibisiniz! Mesele bu değil, yapılan işin ne kadarda savsaklandığını göstermek için bunu yazdım. Yani bu kişiler senaryo yazarken bile burada değiller. Daha ne çok saçma ve buralı olmayan senaryolar yazılıyor ve bu ülkenin insanı izlesin, diye filmdi, dizi idi, servis ediliyor.            
Ekleme Tarihi: 24 Eylül 2020 - Perşembe
Erhan GÜNDOĞAR

Bunlar hayattan bir haber diziler

Biz mi başka bir Dünya’da nefes alıp veriyoruz, dizilerdekiler mi başka bir Dünya’da hayatlarını idame ettiriyor doğrusu anlamakta sıkıntı çekiyorum. Şimdi böyle yazınca; benim sabah akşam dizi falan seyrettiğimi sanacaksınız değil mi?

Yok öyle evde veya iş yerinde oturup dizi izlediğim falan yok. Yanımda biri izlerken sesini duyarım veya gayri ihtiyari göz ucu ile bakarım, evde ise zaten tv’yi çok izlemem. Gazete, dergi varsa kitap okurum. Sağ olsun ağbim tv izlediği için ben çokta merak edipte öyle her dizi veya filmi izlemem. Arada sırada komedi dizileri ve belgeseller her zaman tercih ettiğim tv programları olur. Evde olduğum akşam vakitlerinde bu durumda olunca, ağbim ve ablamın izlediği bu dizilerin sesine kulak verince; nedir ne değildir, diye birkaç dakika bakarım. Bakarım ve şaşar kalırım. Anam babam bunlar nasıl senaryodur ki, bu ülkenin insanı ile ilgili tek bir tutar dal yoktur içinde. Hadi geçtim zengin, fakir arasındaki aşk meşk, ağlamaklı ve birbirine kavuşamayan erkek, hatun hikayelerini, şimdi de bir moda olmuş, zengin oğlu veya kızı, aşkı için olmadık yerlerde çalışıyor, sahte evlilik ile sevdiği kişinin evinin içinde, kiracı gibi oturuyor ve kimse bundan rahatsız olmuyor. Hatta bir dizide az buçuk izlediğim kadarıyla; bir hatun kendisini sevmeyen erkeğe, babasının borcunu kapatmak için 100 bin Euro teklif ediyor sahte sevgilisi olması için. Erkekte tamam, diyor. Hayatta böyle şeyler olur mu? Belki olur; her gün olacak şeyler değil bunlar. Sonra hatun bu parayı babasından alıp sevdiği erkeğe veriyor o da, borcu olan babasına.

Hem de iki kese kağıdına koyarak. Bu anda “ulan” dedim, “100 bin Euro iki keseye sığar mı” diye bir hesap yaptım olacak gibi değil hani! Öyle böyle 850 bin lira eder bu para. 100x100 liralık deste olsa tam 85 deste para olacak. Yani iki keseye bu kadar para sığmaz. En çok 20 deste para iki keseye girer. 

Yahu taktığın şeye bak, başka saçmalık yok mu, bu dizede, der gibisiniz! Mesele bu değil, yapılan işin ne kadarda savsaklandığını göstermek için bunu yazdım. Yani bu kişiler senaryo yazarken bile burada değiller.

Daha ne çok saçma ve buralı olmayan senaryolar yazılıyor ve bu ülkenin insanı izlesin, diye filmdi, dizi idi, servis ediliyor.            

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.