Erhan GÜNDOĞAR
Köşe Yazarı
Erhan GÜNDOĞAR
 

BİZİM GÖZÜMÜZ DOYMAZ, DİYEMİYORLAR

Ortalık tozdan dumandan gözükmüyor bu aralar. Fiyatlar arşı alaya çıkmış, bunu açıklamak için her kafadan bir ses çıkıyor. Birkaç gündür bu zam, fiyat artışları hakkında açıklama yapanları okudukça, dinledikçe işin doğrusunu anlamakta sıkıntı çekiyorum. Bu açıklamalardan bir tek şunu anlıyorum. Dolar, petrol, ulaşım, tedarik zincirinin kırılması gibi sebepler bizim için hava cıvadan başka şey değil. Zamlar ve bu akıl almaz fiyat artışlarının açıklamalarının inanın hiçbir ikna edici yanı yok bana göre. Dolar dediler, yüzde 100 arttı ve bir yerde durdu, petrol uçuyor dediler, 100 dolar civarında seyrediyor, buğday dediler, yüzde 80-90 artış yaptı, doğalgaz yine aynı oranlarda artış ile yola devam etti. Hatta Rusya ve Ukrayna’da var olan savaş sebebi ile bu iki ülkede bütün artış miktarı yüzde 20 olmuş. Bizim ülkemizde ise bütün artışlar yüzde 300 ve 400 biraz ve daha fazla olmuş. Niye bu kadar artı kimse bilmiyor. Basit bir misal verelim; domates Antalya’da tarlada 1lira. Buradan alınıyor ve hal’e geliyor, fiyat 4 liraya çıkıyor. Hop oradan markete veya manava geliyor, al sana 25lira 30 lira. Neye göre, hangi hesaba göre bu fiyat ortaya çıkıyor. Bu iş çok farklı bir işleyişe sahip gibi. Birisi tam olarak bunu şu ana kadar açıklamış değil. Tamam; sıkıntı var, dar gelirli, orta gelirliler büyük bir sıkıntı içinde. Alta kalanların canı ise “ha çıktı, ha çıkacak” halde. Ancak dediğim gibi bu artışlar bunu açıklayacak seviyede değil.  Dün bir işim için Gıcıklı tarafına doğru gittim. Yolda sağa sola baktığım içinde, bazı şeyleri takip ediyorum. Bir marketin oradan geçerken, tezgahtaki ürünlerin fiyatlarına göz atarken, “bu kadarda olmaz” demek zorunda kaldım. Tezgahta patlıcanın indirimli fiyatını görünce, kendi kendime güldüm. Bu arada tanıdık bir kişi beni görünce, “ne oldu, niye gülüyon” dedi. Bende, “patlıcanın indirimli hali bile alınacak gibi değil, 34 lira indirimli hali” dedim. O da güldü ve yolumuza devam ettik. Her gün Bulancak’ta ilçe içinde sürekli gezdiğim içinde bu fiyatları görüyorum ve neye göre artış olduğunu anlamaya çalışıyorum. Bir markette patlıcan 28 lira, bir başkasında 24 lira, bir diğerinde 27 lira, bu yazdığımda 34 lira olunca bu fiyat artışın neye göre doğru ve de artışın sebebi nedir, diye insan sormak gereği duyuyor. Aslında hepsi insanoğlunun doymak bilmez bir yapısının olmasından kaynaklanıyor olduğunu bize hatırlatıyor.          
Ekleme Tarihi: 08 Nisan 2022 - Cuma
Erhan GÜNDOĞAR

BİZİM GÖZÜMÜZ DOYMAZ, DİYEMİYORLAR

Ortalık tozdan dumandan gözükmüyor bu aralar. Fiyatlar arşı alaya çıkmış, bunu açıklamak için her kafadan bir ses çıkıyor. Birkaç gündür bu zam, fiyat artışları hakkında açıklama yapanları okudukça, dinledikçe işin doğrusunu anlamakta sıkıntı çekiyorum. Bu açıklamalardan bir tek şunu anlıyorum. Dolar, petrol, ulaşım, tedarik zincirinin kırılması gibi sebepler bizim için hava cıvadan başka şey değil. Zamlar ve bu akıl almaz fiyat artışlarının açıklamalarının inanın hiçbir ikna edici yanı yok bana göre. Dolar dediler, yüzde 100 arttı ve bir yerde durdu, petrol uçuyor dediler, 100 dolar civarında seyrediyor, buğday dediler, yüzde 80-90 artış yaptı, doğalgaz yine aynı oranlarda artış ile yola devam etti. Hatta Rusya ve Ukrayna’da var olan savaş sebebi ile bu iki ülkede bütün artış miktarı yüzde 20 olmuş.

Bizim ülkemizde ise bütün artışlar yüzde 300 ve 400 biraz ve daha fazla olmuş. Niye bu kadar artı kimse bilmiyor. Basit bir misal verelim; domates Antalya’da tarlada 1lira. Buradan alınıyor ve hal’e geliyor, fiyat 4 liraya çıkıyor. Hop oradan markete veya manava geliyor, al sana 25lira 30 lira. Neye göre, hangi hesaba göre bu fiyat ortaya çıkıyor.

Bu iş çok farklı bir işleyişe sahip gibi. Birisi tam olarak bunu şu ana kadar açıklamış değil. Tamam; sıkıntı var, dar gelirli, orta gelirliler büyük bir sıkıntı içinde. Alta kalanların canı ise “ha çıktı, ha çıkacak” halde. Ancak dediğim gibi bu artışlar bunu açıklayacak seviyede değil. 

Dün bir işim için Gıcıklı tarafına doğru gittim. Yolda sağa sola baktığım içinde, bazı şeyleri takip ediyorum. Bir marketin oradan geçerken, tezgahtaki ürünlerin fiyatlarına göz atarken, “bu kadarda olmaz” demek zorunda kaldım. Tezgahta patlıcanın indirimli fiyatını görünce, kendi kendime güldüm. Bu arada tanıdık bir kişi beni görünce, “ne oldu, niye gülüyon” dedi. Bende, “patlıcanın indirimli hali bile alınacak gibi değil, 34 lira indirimli hali” dedim. O da güldü ve yolumuza devam ettik.

Her gün Bulancak’ta ilçe içinde sürekli gezdiğim içinde bu fiyatları görüyorum ve neye göre artış olduğunu anlamaya çalışıyorum. Bir markette patlıcan 28 lira, bir başkasında 24 lira, bir diğerinde 27 lira, bu yazdığımda 34 lira olunca bu fiyat artışın neye göre doğru ve de artışın sebebi nedir, diye insan sormak gereği duyuyor. Aslında hepsi insanoğlunun doymak bilmez bir yapısının olmasından kaynaklanıyor olduğunu bize hatırlatıyor.          

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.