Erhan GÜNDOĞAR
Köşe Yazarı
Erhan GÜNDOĞAR
 

Biz bu oyunu bilmiyoruz

Arada sırada sporla ilgili birkaç kelam ederek derin spor ve ulaşılmaz bilgim ile buradan ahkam kesmek çok iyi oluyor. Ne de olsa oyun alanında olmadan, sadece seyrederek işi bilen bir millet olduğumuzdan rahatlıkla eleştiri ve sistem üzerine söylemek kolaydır. Bende zaman zaman bu halde olur ve evde otururken izlediğim her spor karşılaşmasının sonunda vur abalıya misali eleştiri yağmuruna tutarım. Kendimde yaptığım için bir sıkıntı duymam. Milli maç akşamı, can sıkıntısı ile maça söyle biraz bakarım, diye gazetelerimi önce okudum. Maç saati geldi ve birkaç dakika içinde golü yedik ve ben bundan bir cacık olmaz diyerek, belgesel izlemeye başladım. Ara sırada maça döndüm ve ortada futbol diye oynanan oyunun insanı mutlu edecek bir yanı olmadığını gördükçe, canım daha da bir sıkıldı. Hani maç olur, yarış olur, basket olur, güreş olur izlenecek ve “işte budur” dedirtecek bir şey olduğu içinde o anda mutlu oluruz. “Keçi boynuzu çiğnemek” deyimi gibi oyundan bir tutam haz alırsınız ve yarın için hayat biraz daha güzel olur. Yok hoca gitmiş yenisi gelmiş denerek sabah akşam bir değişiklik olduğu ifade edilen durum buysa o da olduğu gibi kalsın. Adamı Alman diyerek getirdiler(ben değil, bu işi bildiği söylenenler tabii ki)plan, proje, çalışma, oyun okuma, değişiklik sporun kalbinde olan bütün paydaşların en iyisini anlar diyerek işin başına getirdiler, ancak değişen bir şey yok. İnanın maç mı, yoksa sokak arasında top mu oynanıyor deseniz, ikisi de değil derim. Rakibin ne oynadığı bizim için önemli değil deriz bir yere kadar, taktik, sistem, plan gibi oyun için gerekli şartlar bizim takımda söz konusu değildi. Bir rastgele gol atarız, sonrası “Allah kerim” diyerek işlerin lehimize olması için dua ederiz. Maçta ne oynandığını anlamak mümkün değildi. Sadece gayesiz bir koşturma, gol atarsak yola devam gibi bir anlayış ile varılacak bir yer yok. Birde bizim takımda insanın dudağını uçurtacak paralar ile adından söz edilen ve yıldız kabul edilenlerin halini gördükçe, galibiyetin nasıl geldiğini kimse bilemiyor. Takımın içinde(gittikleri her yerde çete gibi olanlar)çıkıntıların olduğunu bile bile bir plan bekleyenler boşuna kürek çekiyor. Daha önceleri de yazdık, buradan bir yere varamayız.           
Ekleme Tarihi: 18 Kasım 2021 - Perşembe
Erhan GÜNDOĞAR

Biz bu oyunu bilmiyoruz

Arada sırada sporla ilgili birkaç kelam ederek derin spor ve ulaşılmaz bilgim ile buradan ahkam kesmek çok iyi oluyor. Ne de olsa oyun alanında olmadan, sadece seyrederek işi bilen bir millet olduğumuzdan rahatlıkla eleştiri ve sistem üzerine söylemek kolaydır. Bende zaman zaman bu halde olur ve evde otururken izlediğim her spor karşılaşmasının sonunda vur abalıya misali eleştiri yağmuruna tutarım. Kendimde yaptığım için bir sıkıntı duymam. Milli maç akşamı, can sıkıntısı ile maça söyle biraz bakarım, diye gazetelerimi önce okudum. Maç saati geldi ve birkaç dakika içinde golü yedik ve ben bundan bir cacık olmaz diyerek, belgesel izlemeye başladım. Ara sırada maça döndüm ve ortada futbol diye oynanan oyunun insanı mutlu edecek bir yanı olmadığını gördükçe, canım daha da bir sıkıldı. Hani maç olur, yarış olur, basket olur, güreş olur izlenecek ve “işte budur” dedirtecek bir şey olduğu içinde o anda mutlu oluruz. “Keçi boynuzu çiğnemek” deyimi gibi oyundan bir tutam haz alırsınız ve yarın için hayat biraz daha güzel olur. Yok hoca gitmiş yenisi gelmiş denerek sabah akşam bir değişiklik olduğu ifade edilen durum buysa o da olduğu gibi kalsın. Adamı Alman diyerek getirdiler(ben değil, bu işi bildiği söylenenler tabii ki)plan, proje, çalışma, oyun okuma, değişiklik sporun kalbinde olan bütün paydaşların en iyisini anlar diyerek işin başına getirdiler, ancak değişen bir şey yok.

İnanın maç mı, yoksa sokak arasında top mu oynanıyor deseniz, ikisi de değil derim. Rakibin ne oynadığı bizim için önemli değil deriz bir yere kadar, taktik, sistem, plan gibi oyun için gerekli şartlar bizim takımda söz konusu değildi. Bir rastgele gol atarız, sonrası “Allah kerim” diyerek işlerin lehimize olması için dua ederiz. Maçta ne oynandığını anlamak mümkün değildi. Sadece gayesiz bir koşturma, gol atarsak yola devam gibi bir anlayış ile varılacak bir yer yok. Birde bizim takımda insanın dudağını uçurtacak paralar ile adından söz edilen ve yıldız kabul edilenlerin halini gördükçe, galibiyetin nasıl geldiğini kimse bilemiyor. Takımın içinde(gittikleri her yerde çete gibi olanlar)çıkıntıların olduğunu bile bile bir plan bekleyenler boşuna kürek çekiyor. Daha önceleri de yazdık, buradan bir yere varamayız.    

      

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.