Erhan GÜNDOĞAR
Köşe Yazarı
Erhan GÜNDOĞAR
 

Asıl mesele faiz sarmalında!

Cumartesi günü ülkenin niçin uzun yıllar boyunca ekonomik bir sıkıntı içinde olduğunu kendi ifademiz ile anlatmaya çalıştık. Tabii ben ekonomi yazarı olmadığım için öyle fazla detaylı yazmadan aktarıyorum. Bugünde bu işin asıl püf noktası olan ve bu ülkeyi çok uzun bir süredir inim inim inleten faiz sarmalına az buçuk değinelim derim. Bir zamanlar ülkenin ekonomisi sıkıntıya girince ülkenin büyük büyük başları dış ülkelerden borç para almış ve bunu öderken de, faiz sarmalına yakalanmış. O gün bugün işte bu faiz sarmalı çok çok büyük bir dev olmuş ve hala da bunun için ülkenin kaynakları buna gitmekte. Son yıllarda bu faiz borcu azalsa da, her yıl 50 milyar liranın üzerinde bir parayı bu faiz sarmalına ödemekteyiz. Biz dedik, bizden alınan şuydu buydu parası ile faiz sistemine önemli bir meblağ gidiyor. Bu sarmaldan kurtulmakta kolay değil. Osmanlı döneminde başlayan(1850’den sonra)ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra 1928-35 arasında, 1960-1970 yıllarında IMF denilen en büyük para tuzağının kurulduğu sistemden borçlar için faizle para alınmış ve bu ülkenin bütün ekonomik yapısını ve kaynaklarını yiyip bitirmesine sebep olmuştur. Tamam, bir ülke borç alır ve verir, bunda bir gariplik yok. Ancak kaynakların ödeyebileceği bir borç ancak alınır ve bu ülke bütçesinin çok az bir oranında olur. Bizde ise ne olmuş, ballı kaymak diye bu paralar ahbap çavuş ilişkisi ile har vurulup harman edilince faizler millete kalmış oldu. Bu sarmalara kaptırılan para da bu güne kadar tam olarak bilinmemekte ve kimse de hesap vermeden kaçıp gitmektedir. Kısaca 1960’dan sonrayı hesaplasak aşağı yukarı, 50 yılda, 5 trilyon lirayı bu sarmal için çalışıp ödemiş olduk. Akıl alacak gibi değil. Hep bu faiz sistemi için elimdekileri vermiş ve hala da bundan yakamızı kurtarmış değiliz. Bundan nasıl kurtulacağız, kendimize nasıl geleceğiz, kimse de tam olarak bilmiyor. Ne kadar azaltsak ta, bir yerden yine borç çıkıyor ve ha bire ödemek için ülke olarak buraya yama yapmak zorunda kalıyoruz.       
Ekleme Tarihi: 06 Ağustos 2020 - Perşembe
Erhan GÜNDOĞAR

Asıl mesele faiz sarmalında!

Cumartesi günü ülkenin niçin uzun yıllar boyunca ekonomik bir sıkıntı içinde olduğunu kendi ifademiz ile anlatmaya çalıştık. Tabii ben ekonomi yazarı olmadığım için öyle fazla detaylı yazmadan aktarıyorum.

Bugünde bu işin asıl püf noktası olan ve bu ülkeyi çok uzun bir süredir inim inim inleten faiz sarmalına az buçuk değinelim derim. Bir zamanlar ülkenin ekonomisi sıkıntıya girince ülkenin büyük büyük başları dış ülkelerden borç para almış ve bunu öderken de, faiz sarmalına yakalanmış. O gün bugün işte bu faiz sarmalı çok çok büyük bir dev olmuş ve hala da bunun için ülkenin kaynakları buna gitmekte. Son yıllarda bu faiz borcu azalsa da, her yıl 50 milyar liranın üzerinde bir parayı bu faiz sarmalına ödemekteyiz. Biz dedik, bizden alınan şuydu buydu parası ile faiz sistemine önemli bir meblağ gidiyor. Bu sarmaldan kurtulmakta kolay değil.

Osmanlı döneminde başlayan(1850’den sonra)ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra 1928-35 arasında, 1960-1970 yıllarında IMF denilen en büyük para tuzağının kurulduğu sistemden borçlar için faizle para alınmış ve bu ülkenin bütün ekonomik yapısını ve kaynaklarını yiyip bitirmesine sebep olmuştur. Tamam, bir ülke borç alır ve verir, bunda bir gariplik yok. Ancak kaynakların ödeyebileceği bir borç ancak alınır ve bu ülke bütçesinin çok az bir oranında olur. Bizde ise ne olmuş, ballı kaymak diye bu paralar ahbap çavuş ilişkisi ile har vurulup harman edilince faizler millete kalmış oldu.

Bu sarmalara kaptırılan para da bu güne kadar tam olarak bilinmemekte ve kimse de hesap vermeden kaçıp gitmektedir.

Kısaca 1960’dan sonrayı hesaplasak aşağı yukarı, 50 yılda, 5 trilyon lirayı bu sarmal için çalışıp ödemiş olduk. Akıl alacak gibi değil. Hep bu faiz sistemi için elimdekileri vermiş ve hala da bundan yakamızı kurtarmış değiliz.

Bundan nasıl kurtulacağız, kendimize nasıl geleceğiz, kimse de tam olarak bilmiyor. Ne kadar azaltsak ta, bir yerden yine borç çıkıyor ve ha bire ödemek için ülke olarak buraya yama yapmak zorunda kalıyoruz.       

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.