Vahit KOÇ
Köşe Yazarı
Vahit KOÇ
 

İYİ BİR İNSANI NASIL TANIYABİLİRİZ?

İnsanları tanıma noktasında en sık kullanılan yöntem onunla konuşma, konuşarak tanıma metodudur. Ama iyi bir insan sadece, söyledikleri üzerinden, konuşması ile tanınamaz. Çünkü herkes her ortamda süslü kelimeler kullanarak kendini süslü cümlelerle ifade edebilir. İyi bir insan yaptığı şeyler, ortaya koyduğu davranışlar üzerinden de gerçek manada anlaşılamaz. Ne kadar iyilik yaparsan yap, ne kadar iyi davranırsan davran bu durum bazen senin iyi bir insan olarak görünmen için yeterli değildir. Aslında kişinin etrafında nasıl bir ortam, nasıl bir atmosfer oluşturduğuna bakmak gerekir veya ona bakılır. Bunun ölçüsü yeni tanıştığın insanlarla oluşturduğun atmosfer de değildir. Çünkü onları zaten etkilemek istersin ve etkilemişsindir de. Asıl önemli olan, her gün, her an yanında olduğun, geceni, gündüzünü, akşamını, sabahını birlikte geçirdiğin insanlarla, yani eşinle, çocuklarınla, annen babanla, komşularınla, akrabalarınla, sürekli beraber olduğun, aynı ortamı paylaştığın arkadaşlarınla, artık etkilemek zorunda olmadığın insanlarla nasıl bir atmosfer oluşturduğundur. Dışarıda herkese sevimli, hoş gözüken, insanları etkileyen ama evde huzursuz ve mutsuz olan ya da huzursuzluk ve mutsuzluk kaynağı olan insanlar vardır. İşte bu durum kişinin iyi bir insan olmadığının açık bir göstergesidir. Asıl olması gereken ve önemli olan senin doğal çevrende nasıl bir ortam oluşturduğundur. Çünkü hiç kimse ruhuyla uyuşmayan bir ortamı uzun süre iyi bir ortam olarak sunamaz. Dışarıda, gelip geçici birlikteliklerde sahte bir “iyi insan” tiplemesi ortaya koyabilirsin ama kendi doğal ortamında sürekli rol yapmaya gücün yetmeyecek ve gerçek kimliğini açık edeceksin. Böyle bir durumda insanın aklına şu soru da gelebilir… Ya insanın etrafındaki kişiler gerçek anlamda iyi insan değillerse… Olabilir… O zaman ben de derim ki; bu konuyu şu şekilde şahitlendirebiliriz;  Biliyorsunuz... Bizim toplumumuzda cenaze musalla taşına konulunca orada hazır bulunan cemaate sorulur. Denilir ki; “Ey cemaat! Bu kişiyi sağlıklı, sıhhatli ve aklı başında iken nasıl bilirsiniz? İyi bir insan mıydı?  Orada hazır bulunanlar da adettendir, yani çok da tanımadan “ iyi biliriz” diye şahitlik yaparlar. Oysa bu soruyu o merhumun gerçek kimlik ve kişiliğini anlamak için erkek ise onun eşine yani kadına sorsak veya kadın ise kocasına, çocuklarına veya yıllarca beraber olduğu komşularına sorsak… İnanın onların vermiş olduğu cevap veya yapmış olduğu şahitlik en gerçekçi, en doğru ve kişiyi ya Cennete ya da Cehenneme sokacak şahitlik olur. Öyle ya “Rabbim! Ben bu adamla veya bu kadınla şu kadar yıl birlikte yaşadım. Aynı yastığa baş koydum. Gerçekten ben ondan razıyım, hoşnudum. Ne olur! Sen de ondan razı ol, ondan hoşnut ol, onu sevdiğin, selamladığın, razı olduğun kullarının topluluğuna dahil et...” dese…  Aynı duyguları evlatları, komşuları, arkadaşları da en azından içlerinden, yüreklerinin derinliklerinden dile getirseler…  Tabi ki güzel olur… O halde en yakınımızdan uzağa doğru ardımızdan bu düşüncelerin oluşup  dillendirilmesi için gerekli malzemeleri bırakmak gerekir… Doğru ve güzel malzemeleri…
Ekleme Tarihi: 11 Şubat 2025 - Salı
Vahit KOÇ

İYİ BİR İNSANI NASIL TANIYABİLİRİZ?

İnsanları tanıma noktasında en sık kullanılan yöntem onunla konuşma, konuşarak tanıma metodudur. Ama iyi bir insan sadece, söyledikleri üzerinden, konuşması ile tanınamaz. Çünkü herkes her ortamda süslü kelimeler kullanarak kendini süslü cümlelerle ifade edebilir.

İyi bir insan yaptığı şeyler, ortaya koyduğu davranışlar üzerinden de gerçek manada anlaşılamaz. Ne kadar iyilik yaparsan yap, ne kadar iyi davranırsan davran bu durum bazen senin iyi bir insan olarak görünmen için yeterli değildir.

Aslında kişinin etrafında nasıl bir ortam, nasıl bir atmosfer oluşturduğuna bakmak gerekir veya ona bakılır. Bunun ölçüsü yeni tanıştığın insanlarla oluşturduğun atmosfer de değildir. Çünkü onları zaten etkilemek istersin ve etkilemişsindir de. Asıl önemli olan, her gün, her an yanında olduğun, geceni, gündüzünü, akşamını, sabahını birlikte geçirdiğin insanlarla, yani eşinle, çocuklarınla, annen babanla, komşularınla, akrabalarınla, sürekli beraber olduğun, aynı ortamı paylaştığın arkadaşlarınla, artık etkilemek zorunda olmadığın insanlarla nasıl bir atmosfer oluşturduğundur.

Dışarıda herkese sevimli, hoş gözüken, insanları etkileyen ama evde huzursuz ve mutsuz olan ya da huzursuzluk ve mutsuzluk kaynağı olan insanlar vardır. İşte bu durum kişinin iyi bir insan olmadığının açık bir göstergesidir. Asıl olması gereken ve önemli olan senin doğal çevrende nasıl bir ortam oluşturduğundur. Çünkü hiç kimse ruhuyla uyuşmayan bir ortamı uzun süre iyi bir ortam olarak sunamaz. Dışarıda, gelip geçici birlikteliklerde sahte bir “iyi insan” tiplemesi ortaya koyabilirsin ama kendi doğal ortamında sürekli rol yapmaya gücün yetmeyecek ve gerçek kimliğini açık edeceksin.

Böyle bir durumda insanın aklına şu soru da gelebilir… Ya insanın etrafındaki kişiler gerçek anlamda iyi insan değillerse… Olabilir… O zaman ben de derim ki; bu konuyu şu şekilde şahitlendirebiliriz;

 Biliyorsunuz... Bizim toplumumuzda cenaze musalla taşına konulunca orada hazır bulunan cemaate sorulur. Denilir ki; “Ey cemaat! Bu kişiyi sağlıklı, sıhhatli ve aklı başında iken nasıl bilirsiniz? İyi bir insan mıydı?

 Orada hazır bulunanlar da adettendir, yani çok da tanımadan “ iyi biliriz” diye şahitlik yaparlar. Oysa bu soruyu o merhumun gerçek kimlik ve kişiliğini anlamak için erkek ise onun eşine yani kadına sorsak veya kadın ise kocasına, çocuklarına veya yıllarca beraber olduğu komşularına sorsak… İnanın onların vermiş olduğu cevap veya yapmış olduğu şahitlik en gerçekçi, en doğru ve kişiyi ya Cennete ya da Cehenneme sokacak şahitlik olur.

Öyle ya “Rabbim! Ben bu adamla veya bu kadınla şu kadar yıl birlikte yaşadım. Aynı yastığa baş koydum. Gerçekten ben ondan razıyım, hoşnudum. Ne olur! Sen de ondan razı ol, ondan hoşnut ol, onu sevdiğin, selamladığın, razı olduğun kullarının topluluğuna dahil et...” dese…  Aynı duyguları evlatları, komşuları, arkadaşları da en azından içlerinden, yüreklerinin derinliklerinden dile getirseler…  Tabi ki güzel olur… O halde en yakınımızdan uzağa doğru ardımızdan bu düşüncelerin oluşup  dillendirilmesi için gerekli malzemeleri bırakmak gerekir… Doğru ve güzel malzemeleri…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.