Her akşam bir umutla haberleri açıyorsun.     Bütün siyasiler azdan çoktan bir şeyler konuşuyor.     Ne konuştukları önemli değil artık.     Şöyle bir araştırırsan;     İktidarı,     Muhalefeti     Ortağı,     Azınlığı,     Çoğunluğu,     Hepsinin nerede ise lise yıllarından birlikte resimleri var.     Öyle, oğlum sen bu işi güzel yapıyorsun diye kimse bir yerlere gelmemiş.     Hepsi en az 25, 30 yıl önce hazırlanarak getirilmiş.     Yani senaryo çoğumuz doğmadan yazılmış.     Herkes rolünü oynuyor.     Filmin sonunda iyisi de, kötüsü de limuzinine binip gidiyor.     Hani bazıları eleştiriyor ya!     Kendileri şatolarda yaşıyor bize 7500 lira dilenci parası mı veriyorlar diye.     İnanın art niyetleri yok.     Kendileri trilyonlar içinde yüzerken 7500 liranın ne olduğunu nereden bilsinler.    Gargamel gibi bir sürü insan.     Hepsinin sağlık sorunu var.     Bugün dediklerini yarın unutuyorlar.     Hepsini toplayıp bir ormana koysan, hiç biri yolu bulup içinden çıkamaz.     Birde Şahmeran var.     Bütün yılanların anası gibi sanki.     Sokmadığı kimse yok.     Bizim istediğimiz sadece biraz huzur.     Onu da vermiyorlar.     Çünkü huzursuzluk dan besleniyorlar.     Hepsi konuşurken zombi gibi.     Yüzlerinde hiç bir ifade yok.     Boşa bakarak konuşuyorlar.     Bir defa gülerek,  günaydın insanlık dediklerini duymadım.     Bir defa günaydın çocuklar dediklerini duymadım.     Bir yanda sayıları 20 milyonu geçen göçmen krizi.     Mantar gibi çoğalıyorlar.     Hayata dair hiçbir hesapları yok.     Belli ki geçim dertleride yok.     Kiraların 20 bin lirayı geçtiği büyük şehirlerde bile güllük gülistanlık içinde yaşıyorlar.     Kafası kızan bıçağı çekiyor.     Toplumsal bir isyan çıkarırlarsa ne yaparız bilmiyorum.     Geçenlerde senaryoda muhalefet rolü oynayan Ankaralı bir millet vekili.     Yeni varyantlara karşı hazırlıklı olun diye halkı uyarıyor.     Bütün kanallarda bunu yayınlıyor.     Çünkü muhalefet de olsa, bildiri ortak bir bildiri.     Ortak bir proje.     Kış dönemine doğru yeni kapanmalara,     Yeni iğnelere,     Tekrar uzaktan eğitime karşı milleti hazırlıyorlar.    Yeni varyantın adını bile ERİS koymuşlar.     Eris, Yunan mitolojisinde fitne ve fesat tanrıçası anlamına geliyor.     Memlekette yıllardır fitne fesat içinde yaşıyorduk zaten.     Demek ki artık resmi olarak yaşanacak.    Çocuklarınızı en azından bu oyundan uzak tutun.     İnsan merak ediyor.     İnanan mümin bir insan bunları yapar mı diye.     Hani trol denilen bir kesim, eskiden şöyle, eskiden böyle diyorlar ya.     Bu gidişle eskinin bokunu bile arayacağız.     Artık hiç bir şey eskisi gibi doğal.     Artık hiç kimse eskisi gibi hür olmayacak.     Allah'ın insanlık için yarattığı dünya.     Artık insanlara yetmiyor.