Değerli öğrenciler  YGS yaklaşıyor, kaygılanmaya gerek yok. Fazla kaygı başarıyı gölgeliyor.Başarıya ulaşmak için bu dönemi çok iyi değerlendirin. Heyecanınızı yenin, planlı çalışın, tekrar yapın. Üniversiteye geçişte ilk aşama olarak uygulanan Yükseköğretime Geçiş Sınavı’na (YGS) bir ay kaldı. YGS,12 Mart’ta yapılacak. Sınav günü yaklaştıkça öğrenci ve velilerdeki kaygı düzeyi de artıyor. Ölçülü kaygının olumlu etkileri var ancak öğrencinin başkalarıyla karşılaştırılması, “kesin kazanacaksın, sana güveniyoruz” gibi iyi niyetli ifadelerin olumsuz kaygıya neden olacağı bir gerçek. Hedeflerinize odaklanmak, sınavla ilgili olumsuz fikirler yerine olumlu ve kendinizi motive edecek fikirler geliştirmek, sizi ders çalışmaya motive eder.Programınızda mutlaka dinlenmeniz için de zaman olmalı. Örneğin her gün arkadaşlarınızla görüşüyorsanız bunun yerine haftada bir gün görüşün. Sınav kavramı kaygı yaratır. Ölçülü kaygının sınava hazırlık sürecinde olumlu etkisi var. Yüksek kaygı ise kişiyi olumsuz olarak etkileyebilir.YGS, kişiliği veya tümüyle başarıyı ölçen bir sınav değil. Merkezi sınavlar o anki performansı sorulan sorular doğrultusunda ölçer. Olumsuz sonuç bile olsa, tüm bunların hayatın bir deneyimi olduğunu belirtmek önemli. Sadece sınavın kazanılmasıyla, ‘başarılı insan’ tanımının oluşmadığı unutulmamalı.Çocuğunuzun geleceğine dair beklentilerini sık dile getirmek, sınavın yaşamdaki en önemli dönüm noktası olarak ifade etmek, kaygıyı arttırabilir.Çocuğunuzu, olumlu olarak değerlendirilen örneklerle kıyaslamak, motivasyonunu yükseltmek yerine olumsuz duygular yaratabilir. Çocuğunuz tek ve özeldir, başarı ölçütü yine kendisidir. Sınava kısa bir süre kala ev ortamında farklı davranılmaması gerekiyor. Olağanüstü hal ilan edilmemeli. Her zamanki aile düzeni nasılsa o şekilde davranmak uygun olan davranış şeklidir.