Erol KÜÇÜK
Köşe Yazarı
Erol KÜÇÜK
 

ÖĞRETMENLER MUTSUZ

Dün 5 Ekim Dünya Öğretmenler günü idi. Türkiye’de 24 Kasım olan Öğretmenler Günü Dünya’da 5 Ekim’de kutlanıyor. Konuşmasıyla, duruşuyla, hayata dair verdiği bilgiler ve öğütleriyle öğrenciler için rol model olan öğretmenler, Türkiye’de birçok sorunla karşı karşıya. Hepsinin ortak sorunu öğretmenlik mesleğinin önemini yitirmesi. Kadrolu, sözleşmeli, ücretli gibi aynı okulda farklı çalışma koşulları, düşük maaşlar, atanamamak, özlük haklarının verilmemesi, geçmişten günümüze çoğalarak süregelen sorunlar. Bu sorunların üzerine koronavirüs nedeniyle uzaktan eğitime geçilmesi nedeniyle tüm sorumluluğun öğretmene yüklenmesi, geç saatlere kadar çalışma zorunluluğu, gibi sorunlarda eklendi. Bu zorlu süreçte canla başla çalışan öğretmenlere uzanan ard niyetli sözler. Bakanın maaşları yük olarak tarif etmesi, önceki bakanların 3 ay tatil yapıyorlar zaten gibi açıklama yapmaları mesleğim itibarsızlaştırdığını gösteriyor. Dünya ve ülkemiz zor bir süreçten geçiyor. Bu süreçte öğretmenler bence ellerinden gelen bütün gayreti göstermelerine rağmen sorunların çözümüne ulaşamıyorlar. Özverili çalışıyorlar, karşılığında insanca yaşamlarını sağlayacak gelir birazda saygı ve değer bekliyorlar.  ‘Öğretmenim, internetimiz yok ben derslere katılamıyorum’ diyen öğrencisinin üzüntüsü ve çocuğunun ihtiyaçlarını karşılayamamanın eksikliğini yaşayan velilerin duygusunun ağırlığını yüreklerinde hissediyorlar. Dünya öğretmenler gününde 21. yüzyılda uğraşılarımız daha ileriye gitmek olması gerekirken, öğretmenler Eba’dan ders bağlanma sıkıntısı yaşıyor. Son zamanlarda öğretmenlik mesleğinin itibarına ilişkin olumsuz bir algı var toplumda. Meb tarafından bunun önüne geçilmiyor. Maaşla ve tatille biçimlendirilen bir tartışma söz konusu. Pandemide de çeşitli tartışmalar oldu. Zaten mevcut sosyo-ekonomik statüde bir yıpranma var. Pandemide mesleki alana yönelik baskının ve yıpratmanın arttığı bir gerçek. Seçim vaatlerinde yer alan 3600 ek göstergenin yerine getirilmedi. Kısacası önce öğretmeni mutlu etmeliyiz. Mutlu öğretmen başarılı öğretmendir. Mutlu öğretmen mutlu toplumlar oluşturur.
Ekleme Tarihi: 05 Ekim 2020 - Pazartesi
Erol KÜÇÜK

ÖĞRETMENLER MUTSUZ

Dün 5 Ekim Dünya Öğretmenler günü idi.

Türkiye’de 24 Kasım olan Öğretmenler Günü Dünya’da 5 Ekim’de kutlanıyor.

Konuşmasıyla, duruşuyla, hayata dair verdiği bilgiler ve öğütleriyle öğrenciler için rol model olan öğretmenler, Türkiye’de birçok sorunla karşı karşıya.

Hepsinin ortak sorunu öğretmenlik mesleğinin önemini yitirmesi.

Kadrolu, sözleşmeli, ücretli gibi aynı okulda farklı çalışma koşulları, düşük maaşlar, atanamamak, özlük haklarının verilmemesi, geçmişten günümüze çoğalarak süregelen sorunlar. Bu sorunların üzerine koronavirüs nedeniyle uzaktan eğitime geçilmesi nedeniyle tüm sorumluluğun öğretmene yüklenmesi, geç saatlere kadar çalışma zorunluluğu, gibi sorunlarda eklendi. Bu zorlu süreçte canla başla çalışan öğretmenlere uzanan ard niyetli sözler.

Bakanın maaşları yük olarak tarif etmesi, önceki bakanların 3 ay tatil yapıyorlar zaten gibi açıklama yapmaları mesleğim itibarsızlaştırdığını gösteriyor.

Dünya ve ülkemiz zor bir süreçten geçiyor. Bu süreçte öğretmenler bence ellerinden gelen bütün gayreti göstermelerine rağmen sorunların çözümüne ulaşamıyorlar. Özverili çalışıyorlar, karşılığında insanca yaşamlarını sağlayacak gelir birazda saygı ve değer bekliyorlar. 

‘Öğretmenim, internetimiz yok ben derslere katılamıyorum’ diyen öğrencisinin üzüntüsü ve çocuğunun ihtiyaçlarını karşılayamamanın eksikliğini yaşayan velilerin duygusunun ağırlığını yüreklerinde hissediyorlar.

Dünya öğretmenler gününde 21. yüzyılda uğraşılarımız daha ileriye gitmek olması gerekirken, öğretmenler Eba’dan ders bağlanma sıkıntısı yaşıyor. Son zamanlarda öğretmenlik mesleğinin itibarına ilişkin olumsuz bir algı var toplumda. Meb tarafından bunun önüne geçilmiyor. Maaşla ve tatille biçimlendirilen bir tartışma söz konusu. Pandemide de çeşitli tartışmalar oldu. Zaten mevcut sosyo-ekonomik statüde bir yıpranma var. Pandemide mesleki alana yönelik baskının ve yıpratmanın arttığı bir gerçek. Seçim vaatlerinde yer alan 3600 ek göstergenin yerine getirilmedi. Kısacası önce öğretmeni mutlu etmeliyiz. Mutlu öğretmen başarılı öğretmendir. Mutlu öğretmen mutlu toplumlar oluşturur.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.