Erol KÜÇÜK
Köşe Yazarı
Erol KÜÇÜK
 

GENÇLER KEŞKESİ AZ OLAN, ŞÜKÜRLERİ BOL OLAN BİR HAYAT YAŞAMAK İÇİN

İnsan, doğar, büyür, genç olur. Sonra, olgunlaşır ve ebedi yurduna gider. Hayat, basamak basamak… Hayat merdiveninin en hareketli ve hararetli çağları gençliktir. Önce beden büyür, zekâ büyür. Bu ‘yeni duruma’ alışmak kolay değildir. Hareketleri kararsız, duyguları coşkun ve ‘aklı bir karış havada’… Yeni heyecanlar duyar, ta içinden, bir yerlerden kopup geliveren. Hırsı, benliği, sevmeyi, nefret etmeyi… Ve daha birçok şeyi iliklerine kadar hmeye, yaşamaya başlar. Fakat bu duyguların gerçekte ne olduğunu ve nerelerde kullanılması gerektiğini bilemez çoğu defa. Bu kararsız ve tutarsız genç, işte bu taze çağında; her türlü iyiliğin ve kötülüğün ekilip biçileceği cömert bir bahçe gibidir. Bu gençlik çağında ne ekilirse bu gür toprağa, hayat boyu onu devşirecektir. O mahsulü verecektir. İşte bu yüzden gençlik, insan hayatındaki en kritik dönüm noktasıdır. Hayat boyu, belki bir daha dönüp değiştiremeyeceği alışkanlıklar, bu çağda yerleşecektir. Dünyaya bakış tarzını, hayatın bir gayesinin olup olmadığını, hep bu yaşlarda belirleyecektir. Yani, demem o ki insan adeta kendi kendini inşa ediyor. İnsan kendi eli ile hayat binasını yükseltiyor. Binanın temelini nasıl atmışsa, bina o şekilde yükseliyor. Çürükse çürük, sağlamsa sağlam… Gençler, Etrafınızda gördüğünüz her yetişkin ve yaşlı, bir zamanlar sizin gibi gençtiler. Sizin geçtiğiniz yollardan geçtirler. Sorun onlara, sorun anne ve babanıza. Geriye baktıklarında, gençken verdikleri kararlar, edindikleri alışkanlıklar hakkında neler düşünüyorlar. Bu hayat dersini lütfen onlardan alın. Etrafınızı gözlemleyin, insanları mutlu veya mutsuz eden nedir? Hatalar derinleşmeden, kötü alışkanlıklar yerleşmeden, daha hayatın başında iken doğru kararlar vermenin önemini anlayın. Sonradan pişman olacağınız şeylere, daha baştan “Hayır!” demeniz gerektiğini de öğrenin. Yaşlılıktaki ‘Keşke’leri, henüz sizin hayatınızı üzmeden ortadan kaldıracaksınız. ‘Keşke’si az, ‘Şükürler olsun’u bol bir hayat için, Dünya hayatında da öbür dünya  hayatında da gerçek huzur ve mutluluğu yaşayabilmek için…
Ekleme Tarihi: 02 Ekim 2018 - Salı
Erol KÜÇÜK

GENÇLER KEŞKESİ AZ OLAN, ŞÜKÜRLERİ BOL OLAN BİR HAYAT YAŞAMAK İÇİN

İnsan, doğar, büyür, genç olur. Sonra, olgunlaşır ve ebedi yurduna gider. Hayat, basamak basamak… Hayat merdiveninin en hareketli ve hararetli çağları gençliktir.

Önce beden büyür, zekâ büyür. Bu ‘yeni duruma’ alışmak kolay değildir. Hareketleri kararsız, duyguları coşkun ve ‘aklı bir karış havada’…

Yeni heyecanlar duyar, ta içinden, bir yerlerden kopup geliveren. Hırsı, benliği, sevmeyi, nefret etmeyi…

Ve daha birçok şeyi iliklerine kadar hmeye, yaşamaya başlar.

Fakat bu duyguların gerçekte ne olduğunu ve nerelerde kullanılması gerektiğini bilemez çoğu defa.

Bu kararsız ve tutarsız genç, işte bu taze çağında; her türlü iyiliğin ve kötülüğün ekilip biçileceği cömert bir bahçe gibidir. Bu gençlik çağında ne ekilirse bu gür toprağa, hayat boyu onu devşirecektir. O mahsulü verecektir. İşte bu yüzden gençlik, insan hayatındaki en kritik dönüm noktasıdır. Hayat boyu, belki bir daha dönüp değiştiremeyeceği alışkanlıklar, bu çağda yerleşecektir. Dünyaya bakış tarzını, hayatın bir gayesinin olup olmadığını, hep bu yaşlarda belirleyecektir.

Yani, demem o ki insan adeta kendi kendini inşa ediyor. İnsan kendi eli ile hayat binasını yükseltiyor. Binanın temelini nasıl atmışsa, bina o şekilde yükseliyor. Çürükse çürük, sağlamsa sağlam…

Gençler, Etrafınızda gördüğünüz her yetişkin ve yaşlı, bir zamanlar sizin gibi gençtiler. Sizin geçtiğiniz yollardan geçtirler. Sorun onlara, sorun anne ve babanıza. Geriye baktıklarında, gençken verdikleri kararlar, edindikleri alışkanlıklar hakkında neler düşünüyorlar. Bu hayat dersini lütfen onlardan alın. Etrafınızı gözlemleyin, insanları mutlu veya mutsuz eden nedir?

Hatalar derinleşmeden, kötü alışkanlıklar yerleşmeden, daha hayatın başında iken doğru kararlar vermenin önemini anlayın. Sonradan pişman olacağınız şeylere, daha baştan “Hayır!” demeniz gerektiğini de öğrenin. Yaşlılıktaki ‘Keşke’leri, henüz sizin hayatınızı üzmeden ortadan kaldıracaksınız. ‘Keşke’si az, ‘Şükürler olsun’u bol bir hayat için, Dünya hayatında da öbür dünya  hayatında da gerçek huzur ve mutluluğu yaşayabilmek için…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.