Erol KÜÇÜK
Köşe Yazarı
Erol KÜÇÜK
 

ARKADAŞ

Yazıma Melike Demirağ’ın  ‘’Arkadaş’’şarkı sözlerinin ilk dörtlüğü ile başlamak isterim.’’Bir kıvılcım düşer, önce büyür yavaş yavaş/Bir bakarsın volkan olmuş, yanmışsın arkadaş/Dolduramaz boşluğunu ne ana ne gardaş/Bu en güzel,bu en sıcak duygudur arkadaş.’’ İster ruh ikizi adını verelim, ister askerlik arkadaşı ya da başka bir şey; arkadaşlarımız çoktur. Gerçek anlamda iyi dostluklar ise nadir bulunur.  İyi bir arkadaş, onunla her konuda konuşabileceğimiz, korkularımızdan, zaaflarımızdan ve gülünç duruma düştüğümüz anlardan bile söz edebileceğimiz, bizim güvenimizi tamamen kazanmış olan kişidir. Ayrıca iyi bir arkadaşa sırtınızı dayayabilmelisiniz. Herhangi bir sıkıntıda, desteğe ihtiyaç duyduğunuz zaman yanınızda olanlar gerçek dostlarınızdır.  Dostluk tanımının oluşması için aslında tek şart bu hissin kalpten gelmesidir. Duygusal bir bağ ve birliktelik dostluğun olmazsa olmazıdır ve bu tür ilişkiler en uzun süren ilişkilerdir. Karşımızdaki insan ile ilgilenmek, onu hissetmek, şu anda hayatın neresinde durduğunu bilmek ve gerekirse onu desteklemek... Bunlara kafa yorar isem ve çıkan zorluklarla mücadele etmeyi göze alabilirsem sağlam dostluklar kurabilirim.  Ancak arkadaşlıklar tabii ki bir seçicilik gerektirir. Bunu bir pırlanta aramaya benzetebiliriz. Arkadaşlık dediğimiz şey çok kişisel bir ilişkidir ve iyi arkadaşlar bulmak gerçekten de biraz şans işidir.  Öncelikle teknoloji, yani Facebook, e-posta ve internet, arkadaşlıkları ve tanışmaları çok kolaylaştırdı. Ancak benim arkadaşımı zaman zaman görmem gerekir. Sürekli internet üzerinden yazışarak çok sayıda insan ile birlikte olabilirsiniz ama buna gerçek anlamda bir arkadaşlık diyemezsiniz.  Hayatımızdaki en büyük sorun yalnızlık. Bizi onaylayacak ve gerektiğinde taşıyacak kişilerden oluşan bir sosyal çevreye ihtiyacımız var. Gerçek anlamda arkadaşlarımız ve dostlarımız olduğunda ruhsal sağlığımızın çok daha sağlam olduğunu biliyoruz.  
Ekleme Tarihi: 16 Şubat 2021 - Salı
Erol KÜÇÜK

ARKADAŞ

Yazıma Melike Demirağ’ın  ‘’Arkadaş’’şarkı sözlerinin ilk dörtlüğü ile başlamak isterim.’’Bir kıvılcım düşer, önce büyür yavaş yavaş/Bir bakarsın volkan olmuş, yanmışsın arkadaş/Dolduramaz boşluğunu ne ana ne gardaş/Bu en güzel,bu en sıcak duygudur arkadaş.’’

İster ruh ikizi adını verelim, ister askerlik arkadaşı ya da başka bir şey; arkadaşlarımız çoktur. Gerçek anlamda iyi dostluklar ise nadir bulunur.

 İyi bir arkadaş, onunla her konuda konuşabileceğimiz, korkularımızdan, zaaflarımızdan ve gülünç duruma düştüğümüz anlardan bile söz edebileceğimiz, bizim güvenimizi tamamen kazanmış olan kişidir. Ayrıca iyi bir arkadaşa sırtınızı dayayabilmelisiniz. Herhangi bir sıkıntıda, desteğe ihtiyaç duyduğunuz zaman yanınızda olanlar gerçek dostlarınızdır.

 Dostluk tanımının oluşması için aslında tek şart bu hissin kalpten gelmesidir. Duygusal bir bağ ve birliktelik dostluğun olmazsa olmazıdır ve bu tür ilişkiler en uzun süren ilişkilerdir.

Karşımızdaki insan ile ilgilenmek, onu hissetmek, şu anda hayatın neresinde durduğunu bilmek ve gerekirse onu desteklemek... Bunlara kafa yorar isem ve çıkan zorluklarla mücadele etmeyi göze alabilirsem sağlam dostluklar kurabilirim.

 Ancak arkadaşlıklar tabii ki bir seçicilik gerektirir. Bunu bir pırlanta aramaya benzetebiliriz. Arkadaşlık dediğimiz şey çok kişisel bir ilişkidir ve iyi arkadaşlar bulmak gerçekten de biraz şans işidir.

 Öncelikle teknoloji, yani Facebook, e-posta ve internet, arkadaşlıkları ve tanışmaları çok kolaylaştırdı. Ancak benim arkadaşımı zaman zaman görmem gerekir. Sürekli internet üzerinden yazışarak çok sayıda insan ile birlikte olabilirsiniz ama buna gerçek anlamda bir arkadaşlık diyemezsiniz.

 Hayatımızdaki en büyük sorun yalnızlık. Bizi onaylayacak ve gerektiğinde taşıyacak kişilerden oluşan bir sosyal çevreye ihtiyacımız var. Gerçek anlamda arkadaşlarımız ve dostlarımız olduğunda ruhsal sağlığımızın çok daha sağlam olduğunu biliyoruz.

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.