Eğitim-İş: 'Okullar ceza infaz sisteminin uygulama alanı olamaz!'

Giresun Sosyal Bilimler Lisesi’nde meydana gelen ve iki yurttaşın hayatını kaybettiği trajik olayın yankıları sürerken, Eğitim-İş Sendikası konuya ilişkin sert bir açıklama yaptı.

Sendika, olayın sadece bireysel bir şiddet eylemi olmadığını, aynı zamanda eğitim kurumlarında süregelen yanlış personel politikalarının acı bir sonucu olduğunu vurguladı. Açıklamada, olayın faili şahsın cezaevinden tahliye olduktan sonra "eski hükümlü" statüsüyle okula hizmetli olarak atanmasının, kamu personeli istihdamında yapılan tercihlerin nelere mal olabileceğini açıkça ortaya koyduğu belirtildi. "Personel Pedagojik İlkelere Göre Seçilmeli" Eğitim-İş, yıllardır okullarda görev alacak personelin çocukların duygusal ve sosyal gelişim süreçleri göz önünde bulundurularak, pedagojik ilkelere göre seçilmesi gerektiğine dikkat çektiklerini hatırlattı. Özellikle öğrencilerin okulda tüm görevlilerle yakın ilişki kurduğu, bu kişileri rol model olarak gördüğü vurgulandı. "Geçici ve Denetimsiz İstihdam Risk Doğuruyor" Açıklamada ayrıca, eğitime ayrılan kamu kaynaklarının yetersizliği nedeniyle okullarda temizlik ve destek hizmetlerinde geçici istihdam modellerine yönelindiği, bu uygulamaların ise ciddi sorunlara yol açtığı ifade edildi. Eğitim almamış, yeterli denetime tabi tutulmayan ve geçici sözleşmelerle çalışan personelin güvenlik zaafiyetlerine neden olabileceği kamuoyuna daha önce de yansıyan bir durum olarak hatırlatıldı. Bu sorun çözülmemişken, şimdi bir de hükümlülerin "topluma kazandırılma" amacıyla doğrudan okullarda istihdam edilmesinin mevcut riskleri katladığı ifade edildi. "Okullar Ceza İnfaz Sisteminin Parçası Değildir" Topluma kazandırma hedefinin önemine dikkat çeken Eğitim-İş, ancak bu hedefin pedagojik hassasiyetler göz ardı edilerek uygulanmasının, çocukların güvenliği ve sağlıklı gelişimi açısından ciddi tehditler oluşturduğunu belirtti. Sendika tarafından yapılan açıklamada, "Okullar, ceza infaz sistemine göre hükümlülerin kamu yararına çalıştırılacakları kurumlar listesinden derhal çıkarılmalıdır" denilerek Milli Eğitim Bakanlığı'na net bir çağrıda bulunuldu. "Okullar Rehabilitasyon Merkezi Değildir" “Okullar rehabilitasyon merkezi değildir” vurgusu yapılan açıklamada, güvenlik zafiyeti oluşturan bu tür uygulamalara derhal son verilmesi, eğitim kurumlarında görev alacak tüm personelin geçmişinin titizlikle incelenmesi ve öğrencilerin güvenliğinin her şeyin önünde tutulması gerektiği belirtildi. Eğitim-İş, açıklamasının sonunda öğrencilerin ve eğitim emekçilerinin güvenliği için mücadelelerini sürdüreceklerini ve olayın takipçisi olacaklarını kamuoyuna duyurdu.