GERÇEK DÜŞMANLARI TANIYIP,...
(İHA) - İhlas Haber Ajansı |
19.09.2016 - 17:40, Güncelleme:
30.10.2020 - 19:15 3699+ kez okundu.
GERÇEK DÜŞMANLARI TANIYIP,...
GERÇEK DÜŞMANLARI TANIYIP GELECEK NESİLLERE TANITABİLMEK
Yeni bir eğitim öğretim yılının
ilk günlerindeyiz. Ders kitaplarının kapağını açtığımızda ilk olarak İstiklal Marşı
ile karşılaşıyoruz. Ve bir yaprak daha çevirdiğimizde de Atatürk’ün gençliğe hitabesi
olarak bildiğimiz, düşmanları, düşmanların yapabilecekleri, hedefleri ve
bizlerin yapmamız gerekenlerle ilgili tarihi uyarılarıyla karşılaşıyoruz.
Okullu yıllarımızda bu hitabenin
içeriğini, kelimelere yüklenen anlam ve manayı anlayıp, kavramadan ezberlemenin
ve en iyi şekilde okuyabilmenin gayreti içinde olurduk.
Zaman geçtikçe, belki de dünyayı tanıdıkça, geçmişe, tarihe, zihinlerimizde bir
akış, istikamet verdikçe, bu hitabede bizlere nelerin söylenmek istendiğini,
hangi uyarılarda bulunulduğunu ve daha da öte, düşmanların nasıl bir metot
uygulayarak bir türlü vazgeçmedikleri hedeflerine ulaşmak isteyeceklerini,
ayrıca onların gerçek kimliklerini tanımanın yollarının bütün açıklığı ile nasıl
ortaya konulduğunu daha net görebildik.
Belki bir çoklarımız için alakasız
gibi gözükebilir ama On Dört Temmuz darbe girişiminden sonra bu, Gençliğe Hitabe’yi
tekrar okuduğumuzda, yıllar öncesinden düşmanın gerçek kimliğinin nasıl tarif
edildiğini, onların içlerinde taşıdıkları asıl niyetlerini dilleriyle ve
bizlere şirin gözüken tavırlarıyla nasıl
saklamaya çalıştıklarını ve bu kimliklerinin yine nasıl ortaya çıktığını tekrar
görebildik.
“İstiklal ve cumhuriyetine kastedecek
düşmanlar bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili
olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün galeleri zapt edilmiş, bütün
tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi
bilfiil işgal edilmiş olabilir.”
Evet … Yıllar öncesinin gelecek
nesillere, düşmanın gerçek hedefini işaret eden bir uyarısı..
Hatta daha da ötesini
düşünebiliriz. Birinci dünya savaşı
sonu… Bütün ordusu terhis edilmiş , dağıtılmış ve onun yarine düşman askerleri,
yani İngiliz, Fransız, İtalyan askerlerinin işgal etmiş olduğu bir ülke…
Bu işgalden, sınırları belirlenmiş, bayrağı
dalgalandırılmış, bağımsızlık marşı, yanı istiklal marşı ile dünya milletleri
arasında “ben de varım” diye haykırabilme gücüne sahip bir ülke
bırakabilmişler.
Sanki bize demişler ki “ Bizim bu
azgınlar karşısında iki seçeneğimiz vardı. Birisi top yekun yok olup gitmek, diğeri
de bu milleti tüm zorluk ve olumsuzluklara rağmen geleceğe taşımak.
Size sınırları belli, bayrağı dalgalanan ve
bağımsızlık marşı yankılanan bir ülke bırakıyoruz. Biz içinde bulunduğumuz
şartlarda ancak bu kadarına güç yetirebildik. Gerçek bağımsızlığa ulaşabilmek için
de sizin basiret ve anlayışınıza sesleniyoruz. Bu düşmanlar karşısında
gerçekten uyanık olun.”
Ve son olarak şu iki hususu da
ifade ederek konuyu bitirmek istiyorum.
Birincisi, Cumhuriyeti kuranlarla
ilgili bir takım lüzumsuz anlayış ve ifadeler…
Gerçekten o zor şartlarda en çok sevdiğin, siyasi basiret ve ferasetine
güvendiğin bir şahsiyet bu sorumluluğu üstlenmiş olsaydı, her tarafı işgal
edilmiş bir coğrafyayı geleceğin anlayış, basiret, feraset ve güçlü kollarına
nasıl, hangi şekilde havale ederdi?
İkincisi ise, kendilerinden
ülkesini ve milletini kurtarmak için kurtuluş savaşı , bir yerde “ölüm kalım
savaşı” verilen bu tek dişi kalmış azgınları, Atatürk’ü en iyi tanıyan ve
anlayan kişiler olma iddiasıyla, yani
Atatürkçülük adına bu millete model toplum, hedef toplum olarak sunmak …
Bizleri, bir türlü gerçek
emellerinden vazgeçmeyen düşmanlarımızla bütünleştirmek… Gerçekten bunu anlamak
ne kadar zor… Artık tüm yönlerimizle düşmanlar gibi olmak… Düşmanlaşmak…
Gelin Atatürk’ün geleceğin
gençlerine olan bu seslenişini, uyarısını gerçek düşmanları tanıma adına bir
daha okuyalım…
Sitemizdeki haber içerikleri kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz, kanuna aykırı ve izinsiz olarak kopyalanamaz, başka yerde izinsiz yayınlanamaz.
Habere ifade bırak !
Bu habere hiç ifade kullanılmamış ilk ifadeyi siz kullanın.
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları
(0)
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.