Necdet DERVİŞOĞLU
Köşe Yazarı
Necdet DERVİŞOĞLU
 

İZİNDE MİYİZ?

Kutladık, Ama, son anda, zar zor havaya girerek. Bir telaş, bir şaşkınlık içinde. O şaşkınlıkta neydi öyle. O ilgisizlik. Uzak durmak. Ne yapacağını bilememek. Ya da öyle görünmek…!   Kutladık. Hiçbir hazırlık yapmadan. Günlerce önceden hazırlıklara başlamadan. Halka gerekli heyecanı vermeden. Evlerimizi, Balkonlarımızı, Sokaklarımızı, caddelerimizi, meydanlarımızı süslemeden… Neden böyle oldu acaba...! Yoksa, ülke olarak, görevde olan yok, İzinde miyiz…! Kutlama değil de, Sanki ülke için yastaydık. Bu ülke, Bu halk kaç defa 100. Yılını kutlayacak. Vay be, Cumhuriyetimizin 100.yılı. Yüz yıl olmuş…!   Kutladık. Ama bayraksız. Evlerin balkonları, Sokaklarımız, İşyerlerimizin camları, vitrinleri bayraksız kaldı… Çocuklarımızın, Kadınlarımızın, Gençlerimizin elleri bayraksızdı, Ellerini sallayarak yürüdüler, çaresizce insanlarımız. Evlerinden çıkamayanlar, Sesleri duyunca fark ettiler durumu. Evlerinden, pencerelerinden, camlardan, balkonlardan el sallayarak katıldılar sokaklarından geçen yürüyüşçülere… Bayraklarını sallayamadılar. Yoktu. 100. Yılımızda, halkımıza bayrak bile dağıtamadık öyle mi.!   Geç uyandık. Geç fark ettik meseleyi. Öyle ya, Açıklamalar soğuktu. Hareketsizdi, cansızdı. Bir heyecan yaratılmadı. Bir ulusun 100.yılının kutlanması heyecanı yaratılamamıştı. Öyle ya, Günlerce öncesinden başlatılmadı 100.yıla yakışır hazırlıklar… Bir ülkenin halkı havaya giremedi. Onun için bayraksız, balonsuz yürüdük, yavan geçti kutlamalar… Gökyüzüne kırmızı beyaz balonlarını bırakamadı çocuklarımız. Yoktu çünkü...! Onlarda ellerini çırptılar sadece...!   Evet; Koca devlet. Binlerce yıllık geleneğimiz, 100 yıllık geçmişimiz, Yüzüncü yılını kutlarken, Her eve bir bayrak dağıtamadı. Her çocuğuna kırmızı/beyaz bir çift balon veremedi...!   100.yılını dolduran Cumhuriyet, İki gün iki gece, halkını yedirip, içirip sabahlara kadar, sokaklarında, parklarında, çoban ateşleri yakarak, eğlendiremedi.   Su dağıtamadı devletimiz, 100.yıl için yürüyen halkına... Çocuklarına bir günlüğüne, bedava dondurma yediremedi. Ekmeği, bütün ülkede, bir gün için ücretsiz veremedi. Ulaşımı, bütün ülkede bir günlüğüne ücretsiz yapamadı…!   100.Yılımız, Kutladık. Her şeye rağmen kutladık  Alnımız açık, Başımız dik, Yürüyerek kutladık.  O’na olan bitmeyen sevdamız içimizdeydi. Yüreğimiz kıpır kıpırdı. Heyecanımız dorukta, O’na olan aşkımızı, Cumhuriyete olan sevdamızı doyasıya yaşayarak kutladık… Ve, Hep kutlayacağız… Kutlu olsun yalnız ve güzel ülkem…
Ekleme Tarihi: 31 Ekim 2023 - Salı
Necdet DERVİŞOĞLU

İZİNDE MİYİZ?

Kutladık,

Ama, son anda, zar zor havaya girerek.

Bir telaş, bir şaşkınlık içinde.

O şaşkınlıkta neydi öyle.

O ilgisizlik.

Uzak durmak.

Ne yapacağını bilememek.

Ya da öyle görünmek…!

 

Kutladık.

Hiçbir hazırlık yapmadan.

Günlerce önceden hazırlıklara başlamadan.

Halka gerekli heyecanı vermeden.

Evlerimizi,

Balkonlarımızı,

Sokaklarımızı, caddelerimizi, meydanlarımızı süslemeden…

Neden böyle oldu acaba...!

Yoksa, ülke olarak, görevde olan yok,

İzinde miyiz…!

Kutlama değil de,

Sanki ülke için yastaydık.

Bu ülke,

Bu halk kaç defa 100. Yılını kutlayacak.

Vay be,

Cumhuriyetimizin 100.yılı.

Yüz yıl olmuş…!

 

Kutladık.

Ama bayraksız.

Evlerin balkonları,

Sokaklarımız,

İşyerlerimizin camları, vitrinleri bayraksız kaldı…

Çocuklarımızın,

Kadınlarımızın,

Gençlerimizin elleri bayraksızdı,

Ellerini sallayarak yürüdüler, çaresizce insanlarımız.

Evlerinden çıkamayanlar,

Sesleri duyunca fark ettiler durumu.

Evlerinden, pencerelerinden, camlardan, balkonlardan el sallayarak katıldılar sokaklarından geçen yürüyüşçülere…

Bayraklarını sallayamadılar.

Yoktu.

100. Yılımızda, halkımıza bayrak bile dağıtamadık öyle mi.!

 

Geç uyandık.

Geç fark ettik meseleyi.

Öyle ya,

Açıklamalar soğuktu.

Hareketsizdi, cansızdı.

Bir heyecan yaratılmadı.

Bir ulusun 100.yılının kutlanması heyecanı yaratılamamıştı.

Öyle ya,

Günlerce öncesinden başlatılmadı

100.yıla yakışır hazırlıklar…

Bir ülkenin halkı havaya giremedi.

Onun için bayraksız, balonsuz yürüdük, yavan geçti kutlamalar…

Gökyüzüne kırmızı beyaz balonlarını bırakamadı çocuklarımız.

Yoktu çünkü...!

Onlarda ellerini çırptılar sadece...!

 

Evet;

Koca devlet.

Binlerce yıllık geleneğimiz,

100 yıllık geçmişimiz,

Yüzüncü yılını kutlarken,

Her eve bir bayrak dağıtamadı.

Her çocuğuna kırmızı/beyaz bir çift balon veremedi...!

 

100.yılını dolduran Cumhuriyet,

İki gün iki gece, halkını yedirip, içirip sabahlara kadar, sokaklarında, parklarında, çoban ateşleri yakarak, eğlendiremedi.

 

Su dağıtamadı devletimiz,

100.yıl için yürüyen halkına...

Çocuklarına bir günlüğüne, bedava dondurma yediremedi.

Ekmeği, bütün ülkede, bir gün için ücretsiz veremedi.

Ulaşımı, bütün ülkede bir günlüğüne ücretsiz yapamadı…!

 

100.Yılımız,

Kutladık.

Her şeye rağmen kutladık

 Alnımız açık,

Başımız dik,

Yürüyerek kutladık.

 O’na olan bitmeyen sevdamız içimizdeydi.

Yüreğimiz kıpır kıpırdı.

Heyecanımız dorukta,

O’na olan aşkımızı,

Cumhuriyete olan sevdamızı doyasıya yaşayarak kutladık…

Ve,

Hep kutlayacağız…

Kutlu olsun yalnız ve güzel ülkem…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Diğer Yazıları

Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.