Esirettin Zehir
Köşe Yazarı
Esirettin Zehir
 

MEVZUAT DERİN BİR KONU

   Amacım kimseyi suçlamak değil fakat, herkes mevzuatı bilip ona göre davransın.    Geçen sene bir iş için vergi dairesine gittim.    Harç yatıracağım. Gişede ki memur bana senin gecikmiş  borcun var dedi.    Borcum iki katına yakın faiz yemiş.    Ben borcuma düşkün bir insanım, bana bununla ilgili bir tebliğ gelmedi. Haberim olsa öderdim niye bu kadar faiz ödeyeyim dedim.    Memur, ufak bir tartışmadan sonra içerden bir dosya alıp geldi.    Bak birde kendin imzalamışsın niye itiraz ediyorsun dedi.    Baktım bir tabligat var. Benim adıma imzalanmış, adımın altında kendisi yazıyor.    Bu imza benim değil diye hem vergi dairesi müdürlüğüne hem savcılığa suç duyurusunda bulundum.    Süreç içinde önce beni emniyete çağırdılar ,sağ elle, sol elle, tersten düzden  en az 100 imza attım.    Aradan epey zaman geçti bu sefer emniyete eşimi çağırdılar.    Eşimle ne ilgisi var dedim. Sonuçta eşimde aynı şekilde sağdan, soldan, ters düz en az 100 imza attı.    Bir sene sonra gibi şikayetçi olduğum davada eve bir tebligat daha geldi.    Devlet memuruna iftiradan eşim beraat etmiş ben suçlu bulunmuşum.    Baktım iş ciddi. Bir avukat arkadaşımın yanına gittim.    Durumu anlattım. Hemen e devlete girip davaya baktı.   Allah Allah dedi. Benim ilk itiraz ettiğim tutanağı gösterdi. Sen bu imza benim değil diye itiraz etmişsin.   Bilir kişide bu imzanın senin olmadığını doğrulamış.   Fakat karşı taraf başka evraklarda ki imza sana ait diye dava açmış.   Sen diğer imzalar benim değil diye bir şey demiyorsun ki.    Hele eşinin ne ilgisi var ki konuyla deyip hemen bir itiraz dilekçesi yazdı.    İlk mahkemede beraat ettim.    Dosyada davacı olduğum memurun ispat edeceğim bir sürü yalanı var.    Belgeleri avukat arkadaşa verdim    Devletin gücünü kötüye kullanmak ve yalan konuşmaktan karşı dava açalım dedim.    Güldü.    Hocam dedi, kime karşı açalım.    Mevzuat derin konu    Boşu boşuna başını tekrar derde sokma. Haklı olduğun davada bana gelmesen içeri girerdin. Uzak dur buralardan dedi.    Bende uzak durmaya karar verdim.    Fakat,  bir mahkeme kararı daha geldi bana.    2015 yılları gibi, belediyeden izin alarak iskele mevkiinde İhsaniye Spor kulübümüze gelir amaçlı bir kafe açmıştık.    Mal müdürlüğü kulüp adına olmaz. Kulübü temsilen bir tüzel kişi lazım dediği için benim üstüme açtık.    Bütün vergilerini ve ecrimisil denilen kirasını ödemiştik.    Kaçak bina yapıp çevre kirliliğine neden olmaktan dolayı belediye ve mal müdürlüğü birlikte dava açmış.    Mahkeme günü gittim. Bu binanın yapımı 30 gün sürdü. Kaçak bina 30 günde nasıl yapılacak.    Buraya çadır açsan beş dakikada zabıta bitiyor kafana dedim.    Bize yapın dediler yaptık.    Fakat ruhsat vereceğiz dediler vermediler. Daha sonra yıkılacak dediler.    Bizde yapım esnasında aldığımız borç parayı ödemek için süreci bilen başka birine devrettik dedim    Sonuç olarak iskele başına yapımı 30 gün süren kaçak yapı yapmaktan ve çevre kirliliğine  neden olmaktan dolayı    Bir yıl sekiz ay ceza aldım.    Cezamı daha sonra mahkeme süreci giderlerini ödemek üzere denetimsiz kontrol cezasına çevirdiler.   Olur ya insanlık hali, bu süreçte ufak bir yanlışım olsa, ceza evi gözüküyor.    Bunları niye anlattım.    Sakın,    İşinizde gücünüzde, yasalara ve kanunlara uyan biriyseniz,    Birincisi, ben haklıyım deyip yazılı tutanak  olmayan hiç bir işe kalkmayın.    İkincisi,    Bir avukatınız yoksa,    Hakkınızı savunmak için.    Kanunsuz iş yapanlara ve resmi kurumlara asla bulaşmayın.    Kanun senin kafandaki doğrulara göre değil, mevzuata göre işliyor.    Biliyorsunuz mevzuat derin bir konu.
Ekleme Tarihi: 17 Kasım 2023 - Cuma
Esirettin Zehir

MEVZUAT DERİN BİR KONU

   Amacım kimseyi suçlamak değil fakat, herkes mevzuatı bilip ona göre davransın.

   Geçen sene bir iş için vergi dairesine gittim.

   Harç yatıracağım. Gişede ki memur bana senin gecikmiş  borcun var dedi.

   Borcum iki katına yakın faiz yemiş.

   Ben borcuma düşkün bir insanım, bana bununla ilgili bir tebliğ gelmedi. Haberim olsa öderdim niye bu kadar faiz ödeyeyim dedim.

   Memur, ufak bir tartışmadan sonra içerden bir dosya alıp geldi.

   Bak birde kendin imzalamışsın niye itiraz ediyorsun dedi.

   Baktım bir tabligat var. Benim adıma imzalanmış, adımın altında kendisi yazıyor.

   Bu imza benim değil diye hem vergi dairesi müdürlüğüne hem savcılığa suç duyurusunda bulundum.

   Süreç içinde önce beni emniyete çağırdılar ,sağ elle, sol elle, tersten düzden  en az 100 imza attım.

   Aradan epey zaman geçti bu sefer emniyete eşimi çağırdılar.

   Eşimle ne ilgisi var dedim. Sonuçta eşimde aynı şekilde sağdan, soldan, ters düz en az 100 imza attı.

   Bir sene sonra gibi şikayetçi olduğum davada eve bir tebligat daha geldi.

   Devlet memuruna iftiradan eşim beraat etmiş ben suçlu bulunmuşum.

   Baktım iş ciddi. Bir avukat arkadaşımın yanına gittim.

   Durumu anlattım. Hemen e devlete girip davaya baktı.

  Allah Allah dedi. Benim ilk itiraz ettiğim tutanağı gösterdi. Sen bu imza benim değil diye itiraz etmişsin.

  Bilir kişide bu imzanın senin olmadığını doğrulamış.

  Fakat karşı taraf başka evraklarda ki imza sana ait diye dava açmış.

  Sen diğer imzalar benim değil diye bir şey demiyorsun ki.

   Hele eşinin ne ilgisi var ki konuyla deyip hemen bir itiraz dilekçesi yazdı.

   İlk mahkemede beraat ettim.

   Dosyada davacı olduğum memurun ispat edeceğim bir sürü yalanı var.

   Belgeleri avukat arkadaşa verdim

   Devletin gücünü kötüye kullanmak ve yalan konuşmaktan karşı dava açalım dedim.

   Güldü.

   Hocam dedi, kime karşı açalım.

   Mevzuat derin konu

   Boşu boşuna başını tekrar derde sokma. Haklı olduğun davada bana gelmesen içeri girerdin. Uzak dur buralardan dedi.

   Bende uzak durmaya karar verdim.

   Fakat,  bir mahkeme kararı daha geldi bana.

   2015 yılları gibi, belediyeden izin alarak iskele mevkiinde İhsaniye Spor kulübümüze gelir amaçlı bir kafe açmıştık.

   Mal müdürlüğü kulüp adına olmaz. Kulübü temsilen bir tüzel kişi lazım dediği için benim üstüme açtık.

   Bütün vergilerini ve ecrimisil denilen kirasını ödemiştik.

   Kaçak bina yapıp çevre kirliliğine neden olmaktan dolayı belediye ve mal müdürlüğü birlikte dava açmış.

   Mahkeme günü gittim. Bu binanın yapımı 30 gün sürdü. Kaçak bina 30 günde nasıl yapılacak.

   Buraya çadır açsan beş dakikada zabıta bitiyor kafana dedim.

   Bize yapın dediler yaptık.

   Fakat ruhsat vereceğiz dediler vermediler. Daha sonra yıkılacak dediler.

   Bizde yapım esnasında aldığımız borç parayı ödemek için süreci bilen başka birine devrettik dedim

   Sonuç olarak iskele başına yapımı 30 gün süren kaçak yapı yapmaktan ve çevre kirliliğine  neden olmaktan dolayı

   Bir yıl sekiz ay ceza aldım.

   Cezamı daha sonra mahkeme süreci giderlerini ödemek üzere denetimsiz kontrol cezasına çevirdiler.

  Olur ya insanlık hali, bu süreçte ufak bir yanlışım olsa, ceza evi gözüküyor.

   Bunları niye anlattım.

   Sakın,

   İşinizde gücünüzde, yasalara ve kanunlara uyan biriyseniz,

   Birincisi, ben haklıyım deyip yazılı tutanak  olmayan hiç bir işe kalkmayın.

   İkincisi,

   Bir avukatınız yoksa,

   Hakkınızı savunmak için.

   Kanunsuz iş yapanlara ve resmi kurumlara asla bulaşmayın.

   Kanun senin kafandaki doğrulara göre değil, mevzuata göre işliyor.

   Biliyorsunuz mevzuat derin bir konu.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.