Esirettin Zehir
Köşe Yazarı
Esirettin Zehir
 

SARI ÖKÜZ

    Amacımız kimseye öküz demek değil tabii.     Gerçi kime öküz dediysek köşeyi döndü.     Belki de öküz biziz de yakıştıramıyoruz kendimize.     Bütün kurum ve odalar başkanları enflasyon karşısında ezilen emekçilerin hakkını arıyor.     Kimi birinci ay altı ay için zam oranını belirtiyor.     Kimi mazotdan verginin kaldırılmasını istiyor.     Kimi en düşük kamu çalışanı maaşının 45 bin lira,     Kimi en düşük memur maaşı 35 bin lira olsun diyor.     Herkes kendine göre bir hesap yapıp gidiyor.     Simit hesabını yapan bile var.     İşin ilginç tarafı,     Yetkililer bu konuşanların hiç birinin hesabını yapmıyor.     Pandemi döneminde Cumhurbaşkanımız artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak diye konuşma yaptı.     Bizim millet dinliyor fakat anlamıyor herhalde.     Cumhurbaşkanımız pandemi bitene kadar demedi.     Bundan sonra dedi.     Hani Cumhurbaşkanımızın her ulusa sesleniş konuşmasından sonra televizyonlarda hemen masalar kurulur.     Ne demek istedi diye saatlerce program yapılır ya!.     Algılama sorunumuz olduğu kesin.     Fakat ben yine de son olarak belirteyim;     Bundan sonra hiç bir şey eskisi gibi olmayacak dedi.     Eskiden Halk yokluk sefalet içinde yaşarken, derebeyleri halktan uzakta zevk, sefa içinde şatolarında yaşarmış.     Halk birlik olup ayaklanmasını diye, arada sırada halkın arasına karışır birbirlerini kötüler.     Gelecek adına vaatlerde bulunurlarmış.     Arada sırada dediğin zaman ne kadar derseniz.     Bizim milletvekillerinin de ,bizim aramızda göründüğü zaman kadar bir şey.     Bu zaman içinde halk hangi derebeyini güçlü görür ona inanırsa onun yanında yer alırmış.     Kendi iradesini bırakır, derebeyinin iradesi ile hareket eder, umutla beklermiş.     Zamanla şatolar değişti.     Tripleks, havuzlu villa, saray gibi evler aldı yerini.     Fakat derebeyleri ve bekleyen halkın umudu hiç değişmedi.     Seçim zamanı hepsi çıkarı uğruna bir araya geldi.     Seçim bitti.     Hepsi alacağını aldı.     Gelecek seçime kadar yine birbirlerine düştü.     Kimse kimsenin suçuna ortak olmuyor yine.     Konuşurken birbirlerini yiyorlar, aynı çıkar maddelerine imza atıyorlar.     Söz uçar yazı kalır misali.     Senin bir yılda aldığın maaşı bir ayda alıyorlar.     Komisyonlar falan cabası.     Suriyeli göçmen politikası küresel bir oyun diye diye bıktım.     Kanser hücresi gibiler toplumun içinde.     Küçük şehirlerde bile büyük sorunlar doğurmaya başladı.     Bizim millet hiç bir şeyi ciddiye almıyor.     Yok burası Karadeniz burada adamı yerler.     Yok burası Efe yurdu burada efelik sökmez diyorlar.     Halbuki her yerleşim birimine nüfusun yüzde 25 ini geçmeyecek şekilde çoktan yerleştiler.     Karıştıkları her olayda silah var.     Yani nerdeyse hepsi silahlı.     Gelecek adına çok zor ve tehlikeli günler bekliyor bizi.     Doğduğun yer mi!     Doyduğun yer mi! Önemli diye bir tartışma konusu var ya!     Tartışmasız bu vatanın her zerresi önemli bizim için.     Atalarımız kol kırılır yen içinde kalır demiş.     Gün birlik olma günü.     Bulancak olarak bütün siyasi partiler, gençlik kolları, sivil toplum kuruluşları, yerel ve mülki amirler, güvenlik birimleri bir araya gelip     Çocuklarımızın geleceği adına.     Millet adına.     Vatan adına.     Bayrak adına, bir adım atmalı.     Tüm memlekete örnek olmalı.     Yoksa!     Yoksası yok bunun.
Ekleme Tarihi: 04 Ağustos 2023 - Cuma
Esirettin Zehir

SARI ÖKÜZ

    Amacımız kimseye öküz demek değil tabii.

    Gerçi kime öküz dediysek köşeyi döndü.

    Belki de öküz biziz de yakıştıramıyoruz kendimize.

    Bütün kurum ve odalar başkanları enflasyon karşısında ezilen emekçilerin hakkını arıyor.

    Kimi birinci ay altı ay için zam oranını belirtiyor.

    Kimi mazotdan verginin kaldırılmasını istiyor.

    Kimi en düşük kamu çalışanı maaşının 45 bin lira,

    Kimi en düşük memur maaşı 35 bin lira olsun diyor.

    Herkes kendine göre bir hesap yapıp gidiyor.

    Simit hesabını yapan bile var.

    İşin ilginç tarafı,

    Yetkililer bu konuşanların hiç birinin hesabını yapmıyor.

    Pandemi döneminde Cumhurbaşkanımız artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak diye konuşma yaptı.

    Bizim millet dinliyor fakat anlamıyor herhalde.

    Cumhurbaşkanımız pandemi bitene kadar demedi.

    Bundan sonra dedi.

    Hani Cumhurbaşkanımızın her ulusa sesleniş konuşmasından sonra televizyonlarda hemen masalar kurulur.

    Ne demek istedi diye saatlerce program yapılır ya!.

    Algılama sorunumuz olduğu kesin.

    Fakat ben yine de son olarak belirteyim;

    Bundan sonra hiç bir şey eskisi gibi olmayacak dedi.

    Eskiden Halk yokluk sefalet içinde yaşarken, derebeyleri halktan uzakta zevk, sefa içinde şatolarında yaşarmış.

    Halk birlik olup ayaklanmasını diye, arada sırada halkın arasına karışır birbirlerini kötüler.

    Gelecek adına vaatlerde bulunurlarmış.

    Arada sırada dediğin zaman ne kadar derseniz.

    Bizim milletvekillerinin de ,bizim aramızda göründüğü zaman kadar bir şey.

    Bu zaman içinde halk hangi derebeyini güçlü görür ona inanırsa onun yanında yer alırmış.

    Kendi iradesini bırakır, derebeyinin iradesi ile hareket eder, umutla beklermiş.

    Zamanla şatolar değişti.

    Tripleks, havuzlu villa, saray gibi evler aldı yerini.

    Fakat derebeyleri ve bekleyen halkın umudu hiç değişmedi.

    Seçim zamanı hepsi çıkarı uğruna bir araya geldi.

    Seçim bitti.

    Hepsi alacağını aldı.

    Gelecek seçime kadar yine birbirlerine düştü.

    Kimse kimsenin suçuna ortak olmuyor yine.

    Konuşurken birbirlerini yiyorlar, aynı çıkar maddelerine imza atıyorlar.

    Söz uçar yazı kalır misali.

    Senin bir yılda aldığın maaşı bir ayda alıyorlar.

    Komisyonlar falan cabası.

    Suriyeli göçmen politikası küresel bir oyun diye diye bıktım.

    Kanser hücresi gibiler toplumun içinde.

    Küçük şehirlerde bile büyük sorunlar doğurmaya başladı.

    Bizim millet hiç bir şeyi ciddiye almıyor.

    Yok burası Karadeniz burada adamı yerler.

    Yok burası Efe yurdu burada efelik sökmez diyorlar.

    Halbuki her yerleşim birimine nüfusun yüzde 25 ini geçmeyecek şekilde çoktan yerleştiler.

    Karıştıkları her olayda silah var.

    Yani nerdeyse hepsi silahlı.

    Gelecek adına çok zor ve tehlikeli günler bekliyor bizi.

    Doğduğun yer mi!

    Doyduğun yer mi! Önemli diye bir tartışma konusu var ya!

    Tartışmasız bu vatanın her zerresi önemli bizim için.

    Atalarımız kol kırılır yen içinde kalır demiş.

    Gün birlik olma günü.

    Bulancak olarak bütün siyasi partiler, gençlik kolları, sivil toplum kuruluşları, yerel ve mülki amirler, güvenlik birimleri bir araya gelip

    Çocuklarımızın geleceği adına.

    Millet adına.

    Vatan adına.

    Bayrak adına, bir adım atmalı.

    Tüm memlekete örnek olmalı.

    Yoksa!

    Yoksası yok bunun.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.