"Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır.
Fakat Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşayacaktır"demiş büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk.
Atatürk'den sonra kimse Cumhuriyeti yaşatma derdine düşmedi.
Herkes kendi yaşama derdinde.
Dünya fâni insanlar ölümlü fakat, biz hiç ölmeyecek gibi yaşıyoruz.
Kitabımız Kur'an-ı Kerim şöyle buyurur
"Ey iman edenler ! Bir topluma olan kininiz sizi adaletsizliğe sevk etmesin! Her zaman adil olun!
Bu, Allah'a karşı gelmekten sakınmanız için en iyi yoldur"
Kitap böyle diyor ama bizim ağzımızda birleştirici, huzur verici hiç bir laf yok.
Dünya fâni insanlar ölümlü fakat, bizimkilerden biri ölürse vatan elden gidecek gibi konuşuyor.
Akşamdan sabaha kimsenin sağ çıkacağının garantisi olmadığı bu fâni dünyada
Atalarımızın canları ile sulanan bu topraklar
Atalarımızın kanları ile boyanan bu bayraklar
Üç beş fâni insanın kaderine mi kaldı.
İnanamıyorum valla.
Babamız, dedemiz yaşındaki insanlar.
Akşamdan sabaha ne dediklerini bile unutuyorlar.
Çoğunun yaşıtları çoktan öldü.
Sadece yaşayanların değil
Ölenlerin de vebali kalacak.
Devlet Ana demek
Devlet Baba demektir.
Bir annenin
Bir babanın şefkatini istiyoruz sizden.
Her gün savaş çıkacak gibi korkuyla yatıp
Her gün kuşkuyla uyanıp nasıl yaşar insan.
Covid döneminde evden çıkamadık.
Şimdi evlere giremiyoruz.
Bu gidişle bize bu dünyada
Çoğumuza öbür dünyada yatacak yer kalmayacak.
Şair,
Bir vatan bırakın biz çocuklara
Islanmış olmasın göz yaşlarıyla.
Bir dünya bırakın biz çocuklara
Yazalım üstüne sevgili dünya! demiş.
Fazla bir şey istemiyoruz ki sizden.
Kendi adımıza bile değil.
Mini mini yavrularımızın
Tertemiz çocuklarımızın
İnancımız
Kitabımız
Allah aşkına.