Cumhuriyetimizin kurucusu.     Aziz Vatanın kurtarıcısı büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, sonsuzluğa irtihalinin 85. yıl dönümünde     10 Kasım Cuma günü     Tüm Türkiye'de anıldı.     Her yazımda dile getirmeye çalışıyorum.     Mustafa Kemal Atatürk'ün, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz.     En doğru ve en hakiki tarikat medeniyettir.     Medeniyetin emrettiğini ve talep ettiğini yapmak, İnsan olmak için kâfidir dediği Türkiye Cumhuriyeti devletinde      Tarikat sayıları üniversite sayıları ile yarış içinde sanki.     Devletin İmam Hatip ortaokulları var.     Devletin İlahiyat fakülteleri var.     Devletin Anadolu İmam Hatip liseleri var.     Devletin bütün okullarında arapça, Kur'an'ı Kerim, Hz. Muhammed'in hayatı ve temel dini bilgiler dersleri seçmeli ders olarak veriliyor.     Ayrıca 4/6 yaş grubundan başlayan kız ve erkek Kur'an kursları ve hemen hemen her alanda Halk eğitim merkezi din kursları var.     Buna rağmen, toplumda hırsızlık, ahlaksızlık, soygun, vurgun her geçen gün biraz daha artıyor.      Buna rağmen yerli ve yabancı tarikatlar bu memlekette nasıl destek buluyor anlamak mümkün değil.     Demek ki eksik olan bir şey daha var bizde.    Neyse dini konuların çok derinine inmeye gerek yok.     Önemli olan haramın her türlüsünden uzak durmak, iyi ahlaklı olmak.     İyi ahlaklı değilsen, Allah'ın sana verdiği görevi kişisel çıkarların için kullanıp 90 model doç ile gelip Vehbi Koç gibi gidiyorsan     Hatim etsen yetmiyor zaten.     Sonuç olarak memlekette dini kurumlar ve dini kullananlar harıl harıl çalışırken,     Milli kurumlarda, milli irade de çıt yok.     10 Kasım Atatürk'ü anma günü bu meydan bu halkı nasıl alacak diye düşünerek Bulancak meydanına doğru yürüyorum.     Saate baktım 9 a 10 var.     İnsanlar dükkânında, çay ocağı kapısında oturuyor.     Fırında, pastane de bir sürü insan bugün 10 Kasım olduğunun farkında bile değil.     Çelenk koyma merasimi başlıyor.     Atatürk'ün partisi dedikleri Cumhuriyet Halk partisi çelenk koyuyor.     Sırada sadece başkan ve tanıdığım bir kaç kişi var.     Atatürkçü düşünce derneği adına kim çelenk koyuyor bilmiyorum.     Zaten meydanda toplasan hepsi 50 kişi var.     Çoğu da asker.     Saat dokuzu beş geçe siren çalıyor.     İçim cız ediyor.    Gözlerim doluyor.     On metre, beş metre öteden insanlar meydana koşmuyor.     Cuma günü dükkânı, fırını kapatan insanlar,      Bu gününü, geleceğini, her şeyini borçlu olduğu insana iki dakikalığına koşmuyor.     Memleketimizde Atatürk'ün partisi dedikleri Cumhuriyet Halk partisinin kaç üyesi, kaç gençlik kolları, kaç kadın kolları var bilmiyorum.     Memlekette Atatürkçü düşünce derneği dedikleri derneğin kaç üyesi var. Kaç gençlik kolları var bilmiyorum.     Bildiğim tek şey bu meydanların bu sokakların dolduramıyorsanız bu makamları işgal etmeyeceksiniz.    Sokaklarda, caddelerde bile tek bir Atatürk standı yok.     Siren sesi sustu.     İnsanların yüzlerine bakıyorum,     Siren sesi yerine düdük çalsa kimsenin umurunda değil.     Hakkını helal et Atam.     Bu sefer de,     Seçim arifesi ne geldi diyelim.     Konuyu Sen biliyorsun