Yiğitefe Şahin
Köşe Yazarı
Yiğitefe Şahin
 

04’lülerin yeni kâbusu

Duyurulduğu üzere 6 Eylül’de tam zamanlı olarak yüz yüze eğitim başlayacak. Ben yine kapatacaklarını düşünüyorum şahsen. Her neyse konumuz bu değil. 2004 yılında doğanlar eğitim öğretim yılında hep ilk olmuşlardı. İlkokul/ortaokulda 4+4+4 projesine geçtiler, liseye geçerken ise TEOG kalktı, yerine LGS getirildi. 4+4+4 çok etki yaratmasa bile LGS çoğu 2004’lü için dönüm noktası olmuştu. Öğrencilere 8 sene boyunca bilgi öğretip, ezber yaptırdılar. Sınavda mantık sorup çoğu öğrenciyi hüsrana uğrattılar. O kadar berbat bir seneydi ki her lisenin puanları değişti öğrenciler eylül ekimde sınava hazırlanırken, TEOG’u kaldırarak, öğrencilere resmen zulüm ettiler.  Bir nevi denek olarak kullandılar 2004’lüleri. Sonraki senelerde hafifletildi sorular. Ama çoktan olanlar olmuştu, 2004 yılında doğanlara… Şimdi ise yeni bir kâbus ile karşı karşıyalar. Virüs neticesi ile 10. sınıfın yarısını, 11. sınıfı ise hiç görmediler. Şimdi 12. sınıftalar.  2004’lülerin çoğunda bir telaş… ‘Acaba sınav sistemi değişecek mi? - bu sene okula gidebilecek miyiz?’ gibi sorularla doluyor talihsizlerin aklı. Ben de merak içerisindeyim açıkçası. 2004 yılında doğdum ve gerçekten LGS’de istediğim sonucu elde edemedikten sonra hiç ama hiç üzülmedim. Çok çalıştığımı da söylemem. Bu sene de aynı şeyi yapacaklarını düşünüyorum. Yine sınav sisteminde bir değişiklik gelebilir. Tüm oklar o yönde… Milli Eğitim Bakanı değişti. İki sene boyunca okul görmeyenler 12. Sınıfa geçti. Bu sebepler göz önünde bulundurulduğunda farklı bir sistemle yine korkunç bir sürprizle karşımıza çıkabilirler. Tabi bunlar fikirden ibaret. Ama yüksek olasılık… Eğer yeni bir sistem getirilirse tekrar eleyici bir sınav sistemi olacağı kesin. DYK kursları, dershaneler, özel öğretmenler gibi birçok faktörü kullanan öğrenciler bambaşka bir sınav sistemi ile karşılaşırsa çok büyük bir hayal kırıklığına uğrayacak zannımca. Eğitim sistemini beğendiğimi söyleyemem. Beğenmiyorum. Doğru sistemin de; öğrencilerin ilgi alanlarına veya yetenekli olduğu alanlara yerleştirilmesi, yönlendirilmesi ile mümkün olabileceğini düşünüyorum. Albert Einstein’in bildiğim çok güzel bir sözü var, bu konu hakkında. Söz aynen şöyle; ‘Aslında herkes dâhidir. Ama siz kalkıp bir balığı, ağaca tırmanma yeteneğine göre yargılarsanız, tüm hayatını aptal olduğuna inanarak geçirir’ çok yerinde bir söz. Bu eğitim sisteminin ağaca tırmanma yeteneği ise matematik. Matematiğiniz kötü diyelim. Öğrencisiniz; Uzman bir tarihçisiniz, çok iyi kimyager olma kapasiteniz var, diksiyonunuz yerinde ve konuşma, yazma yeteneğiniz çok gelişmiş, müzisyenmiş havası veren çalgı yeteneğiniz var, çok güzel fiziğiniz ve sporcu olabilecek vücudunuz var. Bunların hiçbir önemi yok matematiğiniz iyi değilse… Ha birde torpilli değilseniz, vah ki ne vah… Mümkün değil iyi bir yere gelmeniz. Matematiğiniz varsa bir yere gelirsiniz. Torpiliniz varsa o yerin başına geçersiniz. Şimdilik konu hakkında söyleyeceklerim bu kadar. Eğer dediğim gibi sistem değişirse, o zaman da bir yazı yazacağım.
Ekleme Tarihi: 21 Ağustos 2021 - Cumartesi
Yiğitefe Şahin

04’lülerin yeni kâbusu

Duyurulduğu üzere 6 Eylül’de tam zamanlı olarak yüz yüze eğitim başlayacak. Ben yine kapatacaklarını düşünüyorum şahsen. Her neyse konumuz bu değil.

2004 yılında doğanlar eğitim öğretim yılında hep ilk olmuşlardı. İlkokul/ortaokulda 4+4+4 projesine geçtiler, liseye geçerken ise TEOG kalktı, yerine LGS getirildi. 4+4+4 çok etki yaratmasa bile LGS çoğu 2004’lü için dönüm noktası olmuştu. Öğrencilere 8 sene boyunca bilgi öğretip, ezber yaptırdılar. Sınavda mantık sorup çoğu öğrenciyi hüsrana uğrattılar. O kadar berbat bir seneydi ki her lisenin puanları değişti öğrenciler eylül ekimde sınava hazırlanırken, TEOG’u kaldırarak, öğrencilere resmen zulüm ettiler.  Bir nevi denek olarak kullandılar 2004’lüleri. Sonraki senelerde hafifletildi sorular. Ama çoktan olanlar olmuştu, 2004 yılında doğanlara…

Şimdi ise yeni bir kâbus ile karşı karşıyalar. Virüs neticesi ile 10. sınıfın yarısını, 11. sınıfı ise hiç görmediler. Şimdi 12. sınıftalar.  2004’lülerin çoğunda bir telaş… ‘Acaba sınav sistemi değişecek mi? - bu sene okula gidebilecek miyiz?’ gibi sorularla doluyor talihsizlerin aklı. Ben de merak içerisindeyim açıkçası. 2004 yılında doğdum ve gerçekten LGS’de istediğim sonucu elde edemedikten sonra hiç ama hiç üzülmedim. Çok çalıştığımı da söylemem. Bu sene de aynı şeyi yapacaklarını düşünüyorum. Yine sınav sisteminde bir değişiklik gelebilir. Tüm oklar o yönde… Milli Eğitim Bakanı değişti. İki sene boyunca okul görmeyenler 12. Sınıfa geçti. Bu sebepler göz önünde bulundurulduğunda farklı bir sistemle yine korkunç bir sürprizle karşımıza çıkabilirler. Tabi bunlar fikirden ibaret. Ama yüksek olasılık… Eğer yeni bir sistem getirilirse tekrar eleyici bir sınav sistemi olacağı kesin. DYK kursları, dershaneler, özel öğretmenler gibi birçok faktörü kullanan öğrenciler bambaşka bir sınav sistemi ile karşılaşırsa çok büyük bir hayal kırıklığına uğrayacak zannımca.

Eğitim sistemini beğendiğimi söyleyemem. Beğenmiyorum. Doğru sistemin de; öğrencilerin ilgi alanlarına veya yetenekli olduğu alanlara yerleştirilmesi, yönlendirilmesi ile mümkün olabileceğini düşünüyorum. Albert Einstein’in bildiğim çok güzel bir sözü var, bu konu hakkında. Söz aynen şöyle; ‘Aslında herkes dâhidir. Ama siz kalkıp bir balığı, ağaca tırmanma yeteneğine göre yargılarsanız, tüm hayatını aptal olduğuna inanarak geçirir’ çok yerinde bir söz. Bu eğitim sisteminin ağaca tırmanma yeteneği ise matematik. Matematiğiniz kötü diyelim. Öğrencisiniz; Uzman bir tarihçisiniz, çok iyi kimyager olma kapasiteniz var, diksiyonunuz yerinde ve konuşma, yazma yeteneğiniz çok gelişmiş, müzisyenmiş havası veren çalgı yeteneğiniz var, çok güzel fiziğiniz ve sporcu olabilecek vücudunuz var. Bunların hiçbir önemi yok matematiğiniz iyi değilse… Ha birde torpilli değilseniz, vah ki ne vah… Mümkün değil iyi bir yere gelmeniz. Matematiğiniz varsa bir yere gelirsiniz. Torpiliniz varsa o yerin başına geçersiniz. Şimdilik konu hakkında söyleyeceklerim bu kadar. Eğer dediğim gibi sistem değişirse, o zaman da bir yazı yazacağım.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yildizhaber.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.