Sezon başlamadan önce 100 kişiye ‘Hangi takımlar küme düşer?’ diye sorsanız cevabı,  biri ‘1926 Bulancakspor’ olurdu. Takımın başında ki Bülent Demirkanlı her şeyi tersine döndürdü. Haftalar önce küme düşer denilen takım için şimdi herkes bu takım ilk beş için oynar diyor. Bülent Demirkanlı’da bir teknik adamın ne kadar önemli olduğunu gözler önüne serdi. 5 maçta 3 galibiyet, 1 beraberlik ve 1 mağlubiyet ile toplanan 10 puan. Ligde 5. sırada. Kupada da bir üst turda. Gerçekten şapka çıkartılacak bir başarı. Peki ne oldu da böyle oldu? Bülent Demirkanlı’nın elinde sihirli değnek mi vardı da böyle oldu? Cevabı çok basit; Karizma, motivasyon ve saygı. Bülent Demirkanlı, geçmişte başarılarıyla dolu bir isim. Mevcut futbolcuların çocukluk yıllarında olmak istedikleri ve hayalini kurdukları bir isim. Bülent hoca ile çalışmaya başlayınca motive oldular. Ona saygı duydular. Saygı çok önemli, bir futbolcunun hocasını sayması başarıya giden yoldur. Bir futbolcunun teknik adamın karşısında eli ayağı titremeli. Ondan çekinmeli. Aksi halde hocasını saymaz, ‘Bu adamın kariyeri ne ki’ der. Şu anda hiçbir futbolcu Bülent Demirkanlı’nın başarı hikayesine sahip değil. İşte Bülent Demirkanlı takıma saygı, disiplin ve motivasyon verdi. Ligde ilk 5’teyiz ve böyle giderse bu sıralamada da yer almaya devam edeceğiz. Tabi futbol bu, yarın ne olacağı belli olmaz. Ama şu anki tabloya bakıldığında gidişat sürecek. Bu Pazar sahamızda saat 14.30’ta başlayacak olan 1926 Bulancakspor-Düzcespor maçından galip değmeyin keyfimize. Çıkacağımıza da inanıyorum. O zaman kimse tutamaz bu takımı…