Akgün, yaptığı yazılı basın açıklamasında, bu satışın yalnızca bir taşınmazın el değiştirmesi değil, Giresun’un geleceğine dair ciddi bir karar olduğunu vurguladı.

Akgün, Fiskobirlik’in kurucusu olan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatlarını hatırlatarak, kuruluşun üreticiye umut olması gerekirken bugün üreticiyi hayal kırıklığına uğrattığını ifade etti.

“Kamuoyu bu soruların cevabını bekliyor”
Açıklamasında yedi başlık altında sorular yönelten Akgün, Fiskobirlik’in borcu olmadığını iddia ederken neden arazi sattığını sorguladı. Üniversite gelişim alanı olarak tanımlanan ve kentin geleceği açısından stratejik konuma sahip arazinin neden başka alternatifler düşünülmeden satışa çıkarıldığını da gündeme taşıdı.

“Neden Üniversiteye Tahsis Edilmedi?”
2011 yılında üniversite gelişim alanı olarak ilan edilen söz konusu arazinin bugüne kadar neden Giresun Üniversitesine devredilmediğini soran Akgün, Giresun Belediyesi’nin bu alanı imara açma planlarını da eleştirerek, “Bu tutum kamu yararı yerine rantı önceleyen bir anlayışın sonucu değil midir?” ifadelerini kullandı.

“İş insanları ve siyasiler neden konsorsiyum kuruyor?”
Akgün, Giresun için çalıştıklarını belirten bazı iş insanları ve siyasilerin bu araziyi satın almak üzere ticari konsorsiyum kurmasına da dikkat çekerek, “Bu araziyi satın almalarının Giresun’a ne faydası var?” sorusunu yöneltti.

“Herkes sessiz, neden?”
Giresun’daki siyasi temsilciler, sivil toplum kuruluşları ve milletvekillerinin konuya yeterince duyarlılık göstermediğini belirten Akgün, bu sessizliği anlamakta zorlandıklarını ifade etti.

“Satış değil, gelecek kararı”
Bulancak Organize Sanayi Bölgesi’ndeki 25 dönümlük arazinin hangi gerekçeyle Fiskobirlik’e tahsis edildiğini de gündeme getiren Akgün, yaşananların Giresun’un çocuklarını, gençlerini, akademisyenlerini ve üreticilerini doğrudan etkileyeceğini söyledi.

Açıklamasının sonunda, kamu yararı için bu soruları gündeme getirdiklerini belirten Salih Akgün, “Bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız. Her türlü yasal hakkımızı saklı tutuyoruz” diyerek yetkililere bir kez daha “NEDEN?” sorusunu yöneltti.