“İzmir’in çeşitli ilçelerinde çıkan yangınlar hepimizi derinden yaraladı. Bu tür felaketlerin tekrar yaşanmaması için hepimizin daha dikkatli ve duyarlı olması gerekiyor. Bir kıvılcım, binlerce hektarlık ormanı, hayvanları, köyleri ve yaşam alanlarını yok edebiliyor. Bunun sorumlusu elektrik sağlayıcıları ise onlar bir tedbir almalı, halkımız gerek sigara izmaritlerini gerekse cam malzemeleri ormanlık alana veya yol kenarına atmamalı. Bu sıcak günlerde piknik sebebiyle mangal ve ateş yakma olayına bir süre ara verilmeli. Hep birlikte bilinçli davranmalı, doğaya sahip çıkmalıyız” dedi.

Öztürk, açıklamasını şöyle sürdürdü;

“Tire Süt Kooperatifi olarak ilk aşamada 1 tır samanı bölgedeki yangın mağduru olan üreticilerimize gönderdik. Bu sıcak havalarda yiyecek ve içecek yardımlarının sağlıklı şekilde korunabilmesi amacıyla frigolu araçlarımızı bölgeye yönlendirdik. Yangının ilk gününden itibaren başta şahsımı olmak üzere kooperatifimizi arayan birçok ortağımız var kimisi saman kimisi yem kimisi tohum kimisi ise sütünü bağışlamak istiyor. Tire Süt Kooperatifi olarak biz, ortaklarımızla birlikte koordineli bir yardım kampanyası başlatıyoruz. Yangın bölgesindeki üreticilerimizin ihtiyacını karşılamak amacıyla harekete geçiyoruz”

Kooperatifin bu kampanya kapsamında bölgedeki yanan köyler için oluşturulacak yardım komisyonuna bağlı çalışacağını ifade eden Öztürk, desteklerin ihtiyaçlara göre ulaştırılacağını söyledi:

“Komisyonun belirleyeceği öncelikli ihtiyaçlara göre yem, saman, tohum gibi hayvansal üretim desteklerinin yanı sıra temel gıda yardımlarını da ulaştıracağız. Amacımız, ihtiyaç duyulan her yere doğru zamanda doğru desteği verip, kooperatif ruhuyla hareket ederek bu zorlu süreci hep birlikte aşacağız” ifadesini kullandı.