ÖLÜM TARİHLERİ BİLE YOK!

Tarihimizin dönüm noktalarından olan Osmanlının son devresinde başlayan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ile taçlanan Kurtuluş savaşımızın etkilemediği vatan evladı olmamıştır diyebiliriz.

1919 yılında başlayan ve yaklaşık 1923 yılına kadar süren bir savaşın ardından Anadolu’da binlerce ailede şehit, gazi olduğu gibi binlerce insan da yetim kalmıştı. Bulancak’tan da vatan için savaşmaya giden çok insanımız vardı. Cephenin neresi olduğu önemli değildi bu vatan evlatları için. Kimi evinden çağrıldı, kimi işinden, kimi fındık bahçesinden, kimi okulundan ayrılarak cepheye doğru bir daha gelmeyecekmiş gibi çıkıp gittiler ve büyük bir kısmı içinde öyle oldu. Kimi şehit, kimi gazi, kimi esir düştü ve bir daha geride kalanları onlardan haber alamadan yıllar geçti gitti. Daha önce de bu insanların hikayelerini dinlemiş ve duymuştuk. Bunlardan biri olan Kızılot mahallesinden İmamoğulları’ndan Tahir oğlu Emin ve İzzet’in de gidişi böyle olmuş ve 194 yılından beride bir daha haber alınamamış kendilerinden. Ne oldu, nerede olduğunu kimse bir tülü öğrenememiş. Kurtuluş savaşına gitmişler, Sarıkamış cephesine gittiklerini söylemişler sadece onları götüren askerler. Gidiş o gidiş. Ne ailesi, ne de askeriyeden bir haber gelmiş bu güne. Doğum tarihleri var ama bir ölüm tarihi bile yok ikisinin. Şehit mi, gazi mi olduğu veya esir mi düştüğüne dair hiçbir kayıtta yok. 1871 doğumlu Emin’in torunlarından olan 3 kuşaktan torunu İsmail Turhan, bu hikayeyi anlatınca yazmak gerekti. Emin oğlu İsmail, onun oğlu Faik’te vefat edince Faik oğlu İsmail Turhan, savaşta akıbetinin ne olduğu bilinmeyen bu büyükbabasının ölüm tarihini bile kayıtlarda bulamamış. Aynı zamanda 1872 doğumlu İzzet dedesinin ölüm kaydı olmayınca haklı olarak ne olduğunu merak etmiş. (Bu konuda bize aktarılan birkaç hikaye daha duyduğumuz için, onlarında adım atmasını bekliyoruz). İzzet savaşa giderken, geride hamile bir hanım ve iki çocukla bırakıyor. Emin’de oğlu İsmail’i vekil olarak bırakıyor. Savaş bitiyor, cephelerde kalanlar evine dönüyor ve Emin ile İzzet’in ailesine o günkü askeri yetkilileri ikisinin de Sarıkamış’ta donarak vefat ettiğini söylüyorlar. Şehit olup olmadıkları bile söylenmiyor. Ana babaları da bu söylenenler ile yetiniyor. Ta ki; torun İsmail Turhan aile kayıtlarında bir şey bulurum diye belge alınca dedelerinin ölüm tarihinin bile olmadığını görünce çok şaşırıyor. Bunu nasıl öğreneceği bilmiyor. Bu konu da genelkurmay askeri arşivlerinde bütün bilgilerin olduğunu, savaşta hangi tarihte şehit oldukları, esir düştükleri veya kaybolduklarına dair bilgi olacağını ve ölüm tarihlerinin kendilerine verileceğini öğrenmiş. Kabirleri bile olmayan bu iki insanın bir ölüm tarihinin olması ve torunları tarafından bilinmesi haklarıdır. Fikri takip ile bu konuyu da yakından takip edeceğiz.