BAROLAR DEĞİŞİKLİĞE KARŞI

Türkiye’nin dört bir yanından baro başkanları, iktidarın baroların yapısını ve seçim sistemini değiştirme planına karşı 19.06.2020 Cuma günü Ankara’ya gerçekleştirdikleri “savunma yürüyüşü ”ne başladı. Türkiye Barolar Birliği (TBB) öncülüğünde oluşturulan müzakere heyetinin sonuç vermediğini düşünerek eylem süreci başlatan aralarında İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir ve Aydın’ın da bulunduğu birçok baro başkanı bulundukları şehirlerden Ankara’ya doğru yola çıktı.

Yürüyüşe katılan Giresun Barosu Başkanı Avukat Soner Karademir gazetemize konuştu. Yıldız Haber(Y.H), Soner Karademir(S.K) Y.H: Rotanız nedir? S.K: Giresun Adliyesi’nin önünden başladık yürüyüşümüzün sonu Ankara’da. Simgesel bir yürüyüş.3 gün boyunca yürüyebildiğimiz kadar yürüyeceğiz. Ben Giresun Adliyesi’nden Ordu’ya kadar yürüyeceğim. Ondan sonra yol güzergâhında yine Ankara’ya yakın bir yerden başlayıp Ankara’ya yürüyeceğiz. Pazartesi günü de Ankara’da başka faaliyetlerimiz var. Y.H: Bu organizasyonun kapsamı nedir? S.K: Türkiye geneli bir organizasyon. Savunmanın sesinin kısılmaması için yoldayız. Y.H: Yürüyüşünüze ne amaçlayarak başladınız? Ne kazanımlamayı düşünüyorsunuz? S.K: Yürüyüşümüzün tek amacı var, şu anda Türkiye’deki baroların seçim sistemiyle ilgili değişiklik ve yine çoklu baro denilen ırka göre mezhebe göre siyasi partiye göre ideolojilere göre farklı farklı barolar kurulmasın diye. Çünkü biz barolar, tecavüze uğrayan çocukların; öldürülen kadınların, çevre katliamlarının, kötü muameleye maruz kalan insanların hiçbir karşılık beklemeden yanındayız. Hukuki güvenliğini sağlıyoruz. Bu yürüyüşümüzün amacı da baroların, vatandaşımızın sesinin kısılmaması için baroların bölünmemesi ve seçim sistemindeki değişikliklerin yapılmaması noktasında. Y.H: Yürüyen grupta sadece baro başkanları mı var? S.K: Sadece baro başkanları yürüyor, tek kişi. Ancak geçtiğimiz güzergâhlarda oturan avukat meslektaşlarımız aynı Bulancak ilçemizde de olduğu gibi sağ olsun yalnız bırakmıyorlar. Sıcak bir şekilde karşılıyorlar. Onlardan aldığımız enerji ve güçle biz de yorulmadan devam ediyoruz.   S.K: Biz barolar ve avukatlar, bu değişikliğe karşı çıkarken sadece kendimiz için bunu yaptığımız zannedilmesin. Bizim buradaki asıl amacımız vatandaşın sesinin kısılmaması. Çünkü barolar Türkiye’deki hukuki güvenliğin, insan haklarının, demokrasinin ve tüm özgürlüklerin teminatıdır. Baroların sesi kısılırsa vatandaş bu özgürlüklerini kaybeder. Yine bununla birlikte avukatların en son düşünülecek sorunu seçim sistemidir. Çünkü şu anda genç meslektaşlarımız para biriktirebilmek için bürosunu kapatıp yedek subay olarak askere gidiyor. Yine büro kiralarını ödeyemeyen meslektaşlarımız bürolarından tahliye ediliyor. Yaklaşık 3,5 aydır bürolar kapalı pandemi nedeniyle. Avukatların derdi şu anda seçim sistemi değil. Ülkemizin derdi de bu değil. Ülkemizin derdi şu an sağlık ve ekonomik sıkıntılar. Bu kadar büyük sıkıntı içerisinde sadece baroların seçim sisteminin değiştirilmesine yönelik bir kanun zaten yamalı bohça gibi olacaktır. Mutlaka değişmesi gereken yönler var. Fakat bu baroların ve avukatların bir araya gelerek, onların görüşleri alınarak, sorularak yapılması gereken bir değişiklik olabilir.